NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!

06 Nisan 2022
13b
0 Yorum
NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!

Disney+ bomba bir Atatürk dizisiyle Türkiye pazarına girecek. TV 100'den Birsen Altuntaş, yakın zamandır fazlasıyla konuşulan yeni Atatürk dizisi ile ilgili bazı detayları paylaştı ve biz "Pera Palasta Gece Yarısı" dizisindeki Atatürk sahnelerini defalarca izlerken, Atatürk konulu yeni bir dizinin yolda olduğunu ve üstelik içinde de pek çok sürprizin bizi beklediğini açıkladı.

Hadi gelin şimdi Disney+'ın o Emma Watson ve Aras Bulut İynemli başrollü yeni Atatürk dizisine şöyle bir göz atalım ve dizi kaç bölüm olacak? Disney+ üyelik ücretleri nasıl? Hepsine şöyle birkaç dakikada bir göz atalım! Hadi!

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü konu alacak Disney+ dizisi 6 bölüm olacak!

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!
Atatürk'ü merkeze alarak ilerleyecek olan Disney+ dizisinin ilk sezonu 6 bölümden oluşacak. Haberler şimdilik bu yönde düştüğü için diziden bir 'mini dizi' olarak bahsedemeyiz. 2. sezonu da düşünüldüğü ifade edilen dizinin 1. sezonu, 6 bölümlük bir seri ile izleyici karşısına çıkacak.

Başrollerde Emma Watson ve Aras Bulut İynemli var!

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!
Atatürk temalı Disney+ dizisinin başrolünde ünlü Türk oyunculardan Aras Bulut İynemli yer alıyor. İynemli, Atatürk'ü oynayacak ve iyi oyunculuğu sayesinde şimdiden bu rolün hakkını vereceği düşünülüyor. Diziyle ilgili bir bomba da bugün açıklanan Emma Watson olayı... Harry Potter ile adını tüm dünyaya duyuran dünyaca ünlü oyuncu Watson, bir Türk dizisinde, hem de Atatürk konulu bir Türk dizisinde yer alacak.

Bitti mi? Bitmedi! Dizinin müzikleri de dünyaca ünlü Hans Zimmer'a emanet!

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!
Aslına bakarsanız bu dizi hakkında benim için Emma Watson'dan daha büyük bomba, dizinin müziklerini Hans Zimmer'ın yapacak olması oldu. Çünkü şimdiye kadar yaptığı işler ile adını tüm dünyaya duyurmayı başarmış olan Zimmer, bu dizinin müziklerini yaparak diziyi tüm dünyada yankı uyandıracak bir yapıma dönüştürecek. Zimmer, sadece iyi işleri kabul etmesiyle biliniyor.

Dizinin de müziklerini yapacak olan Hans Zimmer, Interstellar, Dune, Dunkirk, Batman, Karayip Korsanları, Inception, Gladyatör gibi dünyaca ünlü birçok filmin de müziğini yapan isim... En sevdiklerimden birini de gözleri kapayıp dinlemeniz için şuraya bırakayım;

- - - - - - - - -

Pekiii; Disney+ ülkemizde ne zaman açılacak? ve tabi en önemlisi Disney+ kaç para?

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!
Disney+, tıpkı Netflix gibi izlenecek içerikler sunan bir dijital platform. Ülkemizde 14 Haziran 2022'de yayın hayatına başlayacak olan Disney+, aylık 34,99 TL üyelik ücretine sahip. Disney+, aylık ve yıllık olarak fiyatlandırma seçenkleri sunuyor. Fakat Netflix'in bile zamlandığı şu günlerde Disney+'ın aylık 35 tl olması, yüksek bir miktar sayılmaz.

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!

Modunu Seç ►

NE! Aras Bulut İynemli ve Emma Watson Başrollü Atatürk Konulu Disney+ Dizisi Geliyor!

listesine yorum yap!
Henüz kimse yorum yapmadı...
SEN İLK OLABİLİRSİN!
disney+ kaç paradisney+ atatürk dizisiatatürk dizisi emma watsonyeni atatürk dizisiatatürk dizisi aras bulut iynemlihans zimmer atatürk dizisidisney+ üyelik fiyatları
EN AKTİF ÜYELER
Alkışlıyoruz! "Babil" Dizisinin İlk Bölümünde Yapılan 9 Toplumsal Gönderme!
Alkışlıyoruz! "Babil" Dizisinin İlk Bölümünde Yapılan 9 Toplumsal Gönderme!
Uzun zamandır tuttuğum televizyon izleme orucumu Star TV'deki Babil dizisi ile bozmuş bulunmaktayım. Uzun bir zaman önce haberi, birkaç ay önce de fragmanı gelen Babil dizisi, fişek gibi oyuncu kadroysuyla beni heyecanlandırmayı başarmıştı. Bu akşam ise ilk bölümü Star TV'de yayınlandı ve daha yayınlanalı birkaç dakika olmuşken sosyal medyada en çok konuşulan başlık "Babil Dizisi" oldu. Dizisinin hem senaryosu, hem oyuncu kadrosu, hem de replikleri gerçekten daha ilk bölümden milyonlarca kişiyi yakalamayı başardı.  Atiye'nin Dark Dizisine Olan 7 Benzerliği İçin Tıkla! ► Ben de Babil dizisini izlerken birçok toplumsal göndermenin yapıldığı fark ettim. Üstelik bu göndermeler öyle yerinde ve öyle başarılıydılar ki, bunları size bir derleme halinde sunmak için de hemen kolları sıvadım. Hadi gelin şimdi oyuncu kadrosunda Halit Ergenç, Ozan Güven, Birce Akalay, Nur Fettahoğlu gibi isimlerin olduğu Babil dizisinin ilk bölümünde yapılan göndermeler, parmak basılan noktalar neymiş onlara bir bakalım.  1. İşsiz kalan profesör ve tefecinin konuşması...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/73/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]İftira sonucu işinden olan adamımızın, gerekli parayı bulabilmek için gittiği tefeci ile aralarında şöyle bir diyalog geçiyor; " - Üniversitede hoca olmuşsun. Ama benim gibi ilkokul mezununun ayağına gelmişsin. + Siz de hasta olunca üniversite mezunu doktorların ayağına gidiyorsunuz... - Parayı verince onlar da ayağımıza geliyor"... Dizi burada, ülkedeki gelir dengesizliğine vurgu yapıyor. Hayatını eğitime adamış bir insan, ilkokul mezunu bir tefecinin önünde direnmeye çalışıyor ve bu acı durumu da seyirciye bu şekilde aktarıyor. Gerçekten çok üzücü. 2. Asgari ücret ile geçinmenin zorluğu[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/84/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]İşinden olan adamımızın çocuğunun ameliyatı için para lazımdır. İrfan (Halit Ergenç) 1 Milyon TL'nin bir akademisyen için çok para olduğunu ve asgari ücret ile çalışan bir kişi için imkansız bir miktar olduğunu söyler ve yanındaki arkadaşı (Egemen - Ozan Güven) ona ameliyat masrafı olan 1 milyon liranın aslında çok büyük bir şey olmadığını şöyle anlatır; "Zengin insanlar var. Bir öğün yemekleri bin TL olan, çaya 20 TL veren, ve kendileri değil, hizmetçilerinin milyonluk evlerde oturduğu insanlar... Bu insanlar sana lazım olan bu parayı 1 günde harcıyorlar"... İşte dizi tam da bu sahnesiyle ülkemizdeki uçurum konusuna parmak basıyor. Orta sınıfın yok olması, bir kesimin çok fakir, diğer kesimin ise çok zengin olması konusuna bu şekilde değiniyor. 3. Torpil ile bir yerlere gelme...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/81/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Dizi, üniversitelerde ve birçok kurumda torpil ile insan alındığını da işliyor ve bu durumu seyirciye aktarıyor. 4. Kan bağışının önemi[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/95/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Çocuğunun ameliyat masrafı için "Kampanya başlatalım!" diyen anne "Sen hiç bu güne kadar kan bağışladın mı?' cevabını alıyor ve dizi seyircisinin dikkatini "Kan Bağışı" konusunun önemine çekmek istiyor.  5. Yere düşene bir tekme de yakınlarının vurması...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/96/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Yine dizi, günümüzün en büyük acılarından birine de değiniyor. İşinden atılan, iftiraya uğrayan ve geçindirmesi gereken bir ailesi olan bir insana kimse yardım etmiyor. Kimse para vermiyor, kimse iş vermiyor ve bankalar bile o kişiye kendi parasını dahi vermiyor... Hep ana haberde izlediğimiz bu konuyu, dizi bu şekilde ele alarak çarpıcı bir şekilde karşımıza çıkarıyor. 6. Kolay yoldan zengin olma hevesi...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/56/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Ülkemizde enflasyonun artmasıyla çok fazla kişi maddi açıdan zor durumda kaldı. Bu da onları kolay yoldan para kazanmaya itti. İşte dizi, üniversitedeki "Ponzi sistemi" konusu ve Jet Fadıl usulü olmayan evleri satma konusuyla da bu konuya değindi ve insanların dikkatini buraya da çekmeyi başardı.  7. Kentsel dönüşümün rant olarak kullanılması[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/11/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Bir sahnede Egemen (Ozan Güven) dizimizin tehlikeli iş adamı, tefeci Süleyman'ın, kentsel dönüşüm ile evlerinizi yenileyeceğiz deyip garip insanlardan iyi arsaları ucuza aldığından bahsediyor ve Kentsel Dönüşüm olayının içinde aslında çok kirli şeylerin de döndüğünü seyirciye aktarmak istiyor.  8. Gökdelen ve gecekondunun aynı karede gösterilmesi...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/21/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]İrfan'ın elinde kağıt ile sokaktaki bir adama adres sorma sahnesinde kadraja arkada parlak, heybetli, zengin bir gökdelen ve hemen önünde yıkık dökük gecekondular giriyor. Bu da yine bir sistem eleştirisi olarak algılanıyor.  9. Çiftlikbank göndermesi...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/162/44/alkisliyoruz-babil-dizisinin-ilk-bolumunde-yapilan-9-toplumsal-gonderme-780x439.jpg[/RESIM]Tabi para dedik, kolay yoldan zengin olma dedik, hiç Tosuncuğa değinmeden geçmek olur mu? demiş olsalar gerek çünkü dizi o konuya da değiniyor. Ders sahnesinde İrfan, öğrencilerine "Biri çıkıp mavi bir yumurta satarak milyarlarca parayı alarak binlerce insanı dolandırdı" diyerek Çiftlikbank göndermesinde bulunarak izleyiciyi uyarıyor.  Dizi, aslında dijital ortamlarda yayınlanmak için çekilmişti. Fakat sonrasında Star TV'nin satın aldığı ve televizyonda yayınlanacağı duyuruldu. Gördüğümüz tüm bu sivri göndermeler ve günümüz televizyonuna göre daha cesur sahnelerin olması bu yüzden. Çünkü bu bir dijital platform dizisi.  Dizi tamamen sistem eleştirisi, para ve bazı entrikalar üzerinde döneceğe benziyor. Halit Ergenç başta olmak üzere oyuncuların performansı da gayet başarılı. Benim gözüme takılan göndermeler yukarıdakilerdi ve hemen gelip burada sizle paylaşmak istedim.  - - - - - - - - -  ● Aşağıdaki butona tıklayarak da modunuza göre film tavsiyesi seçebilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
17b
0
6 yıl
Netflix'in "Atiye" Dizisi Nasıl Olmuş? Detaylar | Karakter İncelemesi!
Netflix'in "Atiye" Dizisi Nasıl Olmuş? Detaylar | Karakter İncelemesi!
Biliyorsunuz, size buradaki şu kategorimizde, izleyip beğendiğim iyi Netflix filmlerini tavsiye ediyorum. Fakat Netflix, Hakan Muhafız ile birlikte artık orijinal Türk dizilerine de imza atmaya başladı ve aylar önceden, Beren Saat başrollü "Atiye" dizisini duyurdu. Geride bıraktığımız hafta ise Atiye dizisi Netflix'te yayınlandı ve dizi büyük bir atak yaparak sosyal platformlarda en çok konuşulan konu oldu. Yayınlandığı süre üzerinden günler geçmesine rağmen başlığı hala Ekşi Sözlük'te, hakkında en çok yazılanlar kısmında yer alıyor.  Atiye ve Dark Dizisi Arasındaki 7 Benzerlik İçin Tıkla ► Ben de sıvadım kolları ve 2 günde izleyip bitirdiğim Atiye dizisi hakkında sizlere bir inceleme yazmak ve Atiye dizi oyuncuları hakkında bazı detaylara değinmek istedim. Bugün bu içerikte, Atiye dizisinin olumlu ve olumsuz yönlerini ve Atiye dizisi karakterlerinin incelemesini okuyacaksınız. Hadi gelin şimdi hazırsanız Atiye dizisi nasıl olmuş? sorusunun cevabına bir bakalım.  İncelemeye Geçmeden Önce: "Ee Kaan yani ne diyorsun?" diyenler varsa bence bu dizi olmuş. O yüzden hala diziyi izlemediyseniz aşağıdakilere göz atmadan önce izleyip gelin derim.  Hazırsanız Atiye dizisi incelemesine, dizideki sevmediğim şeyler ile başlamak istiyorum[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/30/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpeg[/RESIM]Görüntü kalitesi neden böyle? Sadece bana mı öyle geliyor yoksa dizinin görüntü kalitesinde ciddi bir teknik sorun mu var? Koca sezonu bitirdim fakat görüntü kalitesi hep kötüydü. Bunu "çok kötü sahneler vardı, sinematografi berbattı" olarak anlamayın, sadece görüntü teknik olarak parlak, net değildi. Dizinin atmosferi gereği "Şöyle görüntüyü biraz mat, bazı yerleri de flu yapalım gizemli olalım" mı dediler acaba? Ki böyle düşündülerse de bile, gerçekten uygulamaya geçirme konusunda sorun yaşamışlar çünkü sonuç ortada.  Neden her şeyi bize açıklıyorsunuz? Dizideki tüm sırları, farklı karakterler üzerinden bize neden anlatıyorsunuz? Bırakın biz çözelim, çözünce mutlu olalım. Her şeyi, her detayı, her sırrı farklı oyuncular, farklı sahnelerde sürekli konuşuyor ve bunu seyirciye açıklıyorlar. Bu olay bir süre sonra insanın canını gerçekten çok sıkıyor. Bırakın biz "Vay anasını bu öyleyse, o da öyle o zaman" diyerek olayı çözelim ve ufkumuzu açalım. Bizi salın. İstanbul'dan 5 dakikada nasıl Adıyaman'a, Urfa'ya gidiyorsunuz? Yahu ışınlanmayı buldunuz da o sahneyi kaçırdım mı acaba diye bile düşündüm. Kız Adıyaman'da kaybolmuş, e ne yapalım? Hadi hemen tam da bu şekilde hemen Adıyaman'a geçelim diyorlar ve bir bakıyoruz, birden Adıyaman'dalar. Tamam 15 dakika yolculuk izlemeyelim ama bari bir uçak kanadı, şehir manzarası falan gösterin de nasıl gittiğiniz anlayalım. Bu tip önemsenmeyen detaylar bizi çok üzüyor, bilesiniz.  Bazı replikler o kadar zorlama ki... Şimdi şunu hatırlayın. "Lanet olsun! Gidelim ve şu Nemrut'taki gizemi çözelim!"... Yahu bu ne? Bu nasıl bir replik? Kimse de "Aga biz ne yapıyoruz? Tamam İngilizce'den çeviriyoruz ama çok kötü olmadı mı bu?" demedi mi yahu? Böyle zilyon tane kötü, yersiz ve zorlama replik var. Tam mistik olaylar içindeyiz, böyle bir repliği bir duyuyorum, bütün o gizemli etkileyici hava uçup gidiyor sanki. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/39/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpg[/RESIM] Hadi gelin şimdi bir de dizimizde beğendiğim şeylere şöyle bir bakalım[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/97/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpeg[/RESIM]Dizinin atmosferi gayet başarılı Dizinin ilk 2 bölümü şahaneydi diyebilirim. Gerildim, merak ettim ve hatta yer yer ürktüm. İzlerken bir yandan da bir yabancı gözüyle izledim diziyi ve gerçekten ilk bölümlerde çok beğendim. Mistik, gizemli hava dizide çok iyi yansıtılmış.  Anadolu kültüründe zaten var olan mistik olayların ele alınması şahane!  Yıllardır hep söylenir dururdum. Yahu topraklarımızda o kadar çok esrarengiz hikaye var ki, neden bunları filmleştirmiyoruz? diye. Sağ olsun Netflix bu olaya el attı ve Anadolu'daki olayları ve geçmiş tarihi inceleyip ortaya böyle mistik, gizemli bir dizi çıkardı. Gerçekten bundan çok mutlu ve gururluyum.  Dizi sürüklemeyi başarıyor!  Böyle gizem-gerilim konulu yapımlar, izleyiciyi sürükleyemezse, bir sonraki adımı merak ettiremezse bir hiçtir. Fakat bu dizi yani Atiye, izleyeni peşinden sürüklemeyi başarıyor. Hakan Muhafız, bu konuda yer yer sıkıyordu. Fakat Netflix, Atiye dizisi ile bu açığı bence kapatmayı başarmış.  Turistik açıdan şahane sahneler!  Göbeklitepe'nin dünya tarihinde kapladığı yerin büyüklüğünü biz Türklerin hala kavrayamadığını düşünüyorum. Bakın arkadaşlar burası dünya üzerinde şimdiye kadar bulunmuş en ama en eski yapı. Mısır piramitlerini ya da diğer şeyleri bir kenara bırakın. Çünkü Göbeklitepe hepsinden daha eski ve bizim ülkemizde yer alıyor! Sadece bunu dünyaya göstermeyi başardığı için bile bu dizi alkışlanması gereken bir yapım. Bir de bunun üzerine daha Nemrut gibi pek çok şahane bölgemizi de ele alıyor Atiye dizisi. Bu yüzden bunun, ülkemiz ve tarih bilimi açısından da çok iyi bir adım olduğuna inanıyorum. Şimdi gelelim Atiye dizisi oyuncuları tarafından hayat verilen o karakterlere; Beren Saat ve Atiye ile başlamak istiyorum[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/55/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpg[/RESIM]Allah aşkına, Beren Saat'i "Bihter" dışında bir rolde izleyen var mı? Atiye'yi izlerken neden hala Bihter'i izliyor gibi hissediyoruz? Bunun, Bihter karakterinin unutulmaz olduğuyla falan ilgisi yok, Beren Saat yıllardır oyunculuğunun üzerine hiçbir şey koymadan ilerlemeye çalışıyor. Atiye dizisi konusu beni çok şaşırtmıştı fakat onca mistik olayın içinde Beren Saat hala Bihter'i oynuyor. O yüzden dizimizin başrolü Beren Saat'in oyunculuğunu iyi bulmadığımı söyleyebilirim. Mehmet Günsür ve Erhan[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/46/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpg[/RESIM]Fark ettiniz mi bilmiyorum ama Mehmet Günsür hala Fi dizisinde oynuyor gibi. Yahu gizem dolu bir dizidesin, neden hala son bıraktığımız gibisin? Aşk Tesadüfleri Sever'e bakın, ya da Muhteşem Yüzyıl'daki rolüne. Sonra da Atiye'yi izleyin. Aynı Günsür'ü izleyeceksiniz, çünkü Beren Saat gibi, Günsür de hala aynı... Erhan isminde bir Arkeolog rolünü oynuyorsun, tozun toprağın içindesin, biraz ortama uyum sağla, bu neyin kibarlığı... Metin Akdülger ve Ozan[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/47/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.png[/RESIM]İşte bu! Oyunculuk, her yapımda kendine bir şeyler katma olayı bu. Yukarıda söylediğim her şey Akdülger'de mevcut. Bu adam gerçekten rollerini yaşıyor. Ağzından tükrükler saça saça oynuyor ve bu da gerçeklik açısından bize geçiyor. Ozan rolüne cuk oturmuş diyebilirim.  Melisa Şenolsun ve Cansu[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/56/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.png[/RESIM]İşte bu diziyi dünyaya pazarlarken kullanmamız gereken yüz... Şenolsun, oyunculuğu çok üst düzey olmasa da dizide parlıyor. Hani bazı ünlüleri yolda görürsünüz de hiç ünlü değil gibidir ya, heh işte Melisa Şenolsun onlardan değil. Bu kız şu Hollywood'a da gitse, yine adından söz ettirebilir. Cüretkar sahneleri, yaşadığı duygu patlamaları ile Cansu rolüne cuk oturmuş diyebilirim.  Son olarak Tim Seyfi[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/155/49/netflix-in-atiye-dizisi-nasil-olmus-detaylar-ve-karakter-incelemesi-780x439.jpg[/RESIM]Ozan'ın babası rolünde karşımıza çıkan bu oyuncumuz ise yarı Alman yarı Türk bir oyuncuymuş. Mış diyorum çünkü kendisi hakkında bu diziye kadar pek bir bilgim yoktu. Hala da var sayılmaz tabi, fakat şunu söyleyebilirim ki; Bu abimiz, bu diziye gizemli bir hava katmaya çalışsa da bu olmuyor. Soğuk kanlı, acımasız ve gizli planları olan zengini oynuyor fakat onun olduğu sahnelerde nedense tadımın kaçtığını fark ettim. Belki daha otoriter, daha iri yapılı ve ağır bir oyuncu seçilebilirmiş. Tabi yine de çok kötü değil, fakat çok iyi de değil derim.  ● Aşağıdaki butona tıklayarak modunuza göre film tavsiyesi seçebilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
11b
1
6 yıl
Müthiş! Her Ne Yapıyorsanız Bırakıp Bu Filmi İzleyin: "The Platform"
Müthiş! Her Ne Yapıyorsanız Bırakıp Bu Filmi İzleyin: "The Platform"
● 100 BİN Görüntülenme İçin Teşekkürler!  2 yılı aşkın bir süredir burada sizlere modunuza göre seçebileceğiniz film tavsiyeleri veriyorum ve söylemekten bıkmadığım bir şey var; "İspanyol sineması muhteşem!"... Çok uzun bir zamandır düzenli olarak film izliyorum ve şu ana kadar beni yakalayan, aklımda yer eden ve senaryosu ile hayran bırakan filmlerin %70'i de İspanyol sineması imzalı. İşte bugün de sizlere nefis bir İspanyol filmi ile geldim; "The Platform"... Eğer "The Platform izle" gibi bir arama sonucu yolunuz buraya düştüyse üzülerek söylemek istiyorum ki buradan eliniz boş döneceksiniz. Fakat "Nedir bu The Platform filminin konusu?", "İzlenir mi?" gibi sorularınız varsa, tam da doğru yerdesiniz! Filme Git ► Hadi gelin şimdi önce sizlere The Platform filmini neden izlemeniz gerektiğini SPOİLER'sız bir şekilde anlatayım ve hemen ardından da izleyenler için filmin küçük bir analizini yapayım. Hadi! Öncelikle nedir bu Netflix imzalı "The Platform" filminin konusu?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/174/32/muthis-her-ne-yapiyorsaniz-birakip-bu-filmi-izleyin-the-platform-780x439.jpg[/RESIM]Film, dikey bir şekilde tasarlanan bir hapishaneyi konu alıyor. Yüzlerce kattan oluşan bu hapishanedeki hücrelerin her birinde ise 2 kişi bulunuyor. Ortalarında koca bir delik olan bu odalardan her gün düzenli olarak üzerinde leziz yiyecek ve içeçeceklerin olduğu bir platform geçiyor. Fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta şu; Yemeklerin olduğu platform, en yukarıdan en aşağıya iniyor. E bu da en yukarıdakilerin ziyafet çekmesine, en aşağıdakilerin ise açlık ile mücadele etmesine yol açıyor. İşte film bize, bu durumu, bu sistemin içine yeni düşen bir adamın gözünden gösteriyor.  Beyin Yakan Film Tavsiyeleri İçin Tıkla! ► Neden izlenmeli?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/174/52/muthis-her-ne-yapiyorsaniz-birakip-bu-filmi-izleyin-the-platform-780x439.png[/RESIM]Film, sizlere burada uzun zaman önce tavsiye ettiğim Snowpiercer filmi ile benzer bir konuyu işliyor. Ayrıca film, dünyadaki zengin, orta ve fakir kesimin yaşadıklarını anlatıyor. Film, baştan sona büyük bir mesaj barındırıyor ve dik bir hapishane üzerinden bunun eleştirisini yapıyor. Eğer hem iyi bir bilim kurgu filmi izlemek, hem biraz gerilmek, hem de İspanyol sinemasının o başarılı atmosferine dalmak istiyorsanız bu filmi mutlaka ama mutlaka izleyin derim.  Bundan sonrası SPOİLER içeriyor, filmi izledikten sonra mutlaka bakın...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/174/91/muthis-her-ne-yapiyorsaniz-birakip-bu-filmi-izleyin-the-platform-780x439.png[/RESIM] Filmi izlediniz ve buradasınız. Peki sizce film ne anlatıyor? Gelin size "The Platform" filminin bir analizini yapayım; "İlahi Bir Sistem"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/174/7/muthis-her-ne-yapiyorsaniz-birakip-bu-filmi-izleyin-the-platform-780x439.jpg[/RESIM]Bu film 2 farklı şekilde ele alınmalı. İlahi ve Dünyamız olarak. Ben size iki analizimi de sunacağım.  Öncelikle filmdeki dikey hapishaneyi ilahi bir sistem olarak düşünebiliriz. En üstte gördüğümüz aşçı, aslında yaratıcıyı temsil ediyor. Açık renkli kıyafetleri ve binbir titizlikle sofrayı hazırlayan hizmetkarları ise melekler. Yemekler çok iyi bir şekilde hazırlanıyor ve kullara sunuluyor. Kulların paylaşmayı bilmesi isteniyor, buna teşvik ediliyor fakat onlar açgözlülükleri nedeniyle kendilerinden alttaki insanları asla düşünmüyorlar. Halbuki kısa bir süre sonra onların da alt katlara düşme ihtimalleri var fakat bunu görmezden geliyorlar. Aşçının, içinde saç bulduğu için hizmetkarlarını azarladığı tatlıyı hatırlıyor musunuz? İşte o tatlı bir kutsal kitabı temsil ediyor. Adamlarımızın hücrelerin birinde rast geldiği bilge kişi de peygamber olarak nitelendiriliyor. Peygamber, Mesih ve yardımcısına, yukarıdan gönderilen tatlının bir mesaj olduğunu ve bunu insanlara diyalog yoluyla anlatmaları gerektiğini söylüyor. Adamımızla aynı odadaki köpekli kadın ise, cennetten düşen bir meleği tasvir ediyor. Filmi bu tema ile düşünürseniz, tüm parçaların yerlerine oturduğunu göreceksiniz.  Mutlaka İzlemeniz Gereken Nefis Tavsiyeler! ► Filmin bir de günümüz dünyasını konu alan bir analizi var, toplanın...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/174/27/muthis-her-ne-yapiyorsaniz-birakip-bu-filmi-izleyin-the-platform-780x439.jpg[/RESIM]Film, dünya düzenine karşı onlarca mesaj barınırıyor. En yukarıda yemeği hazırlayan aşçı ve yardımcıları devletler olarak tasvir edilmiş. Devletler, en iyi en leziz yiyecekleri hazırlayıp halkına sunuyor, fakat zenginler tarafından bu yiyeceğin %80'i silip süpürülüyor. Kendilerinden alttaki kesimi hiç düşünmeyen zenginler, birden kendilerinin de alt kesime düşeceğini bildikleri halde anın tadını çıkarmayı tercih ediyorlar. Bıçaklı amcamızın alt kattakilerin yiyeceğine idrarını yapması gibi yoksulluktan zenginliğe yükselen biri hemen kendinden alttaki kesimi ezmeye başlıyor. Bu da günümüz dünyası ile çok tanıdık. En alttakilere sıyırılmış tabaklardan başka bir şey kalmıyor. Bu sistem hiç son bulmuyor, çünkü en alt kattaki kişiler, zengin olduklarında asla en alttakileri düşünmüyorlar. Ha bu arada en alt kattaki küçük çocuk nasıl hayatta kaldı? diye düşünüyorsanız da, annesi ona her gün yemek indirebilmek için insanları öldürmek zorunda kalıyordu. Bu da tüm kargaşanın içinde, bir anenin çocuğunun karnını doyurabilmek için günümüz dünyasında verdiği amansız mücadeleyi gösteriyor. NOT: İşte 1 buçuk saatlik bu nefis film, yukarıdakiler gibi pek çok derin anlamı barındırıyor. İspanyol sineması ve Netflix, gerçekten müthiş bir filme imza atmış diyebilirim. Daha da anlatırım fakat biliyorum çok uzun yazı hem beyninizi hem de gözlerinizi yoruyor. O yüzden siz filmi izleyip şu an bu cümlelerimi okuyan değerli kişileri, filme yorum yapmak için buraya tıklamaya davet etmek istiyorum. İyi ya da kötü düşüncelerinizi yazın ki, sizden sonra filme göz atacak kişilere fikir vermiş olun.   ●Bu arada aşağıdaki butona tıklayarak da modunuza göre film tavsiyesi seçebilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
149b
2
5 yıl
Alkışlıyoruz! Ünlü Oyuncu "Aamir Khan" İhtiyacı Olanlara Zekice Bir Taktik ile Yardım Etti!
Alkışlıyoruz! Ünlü Oyuncu "Aamir Khan" İhtiyacı Olanlara Zekice Bir Taktik ile Yardım Etti!
Hint sineması çok büyük ve renkli bir sektör. Günümüzde dünyanın konuştuğu bazı filmlerin orijinali Hint sinemasına ait. Fakat büyük bir kısmımız da fazla şarkılı türkülü olduğu gerekçesi ile Hint filmlerine biraz mesafeli duruyoruz. Fakat benim de epey önce sizlere tavsiye ettiğim şu ve şu film gibi nefis yapımlar, gerçekten de Hint sinemasına olan önyargıyı kırmaya yetiyor. İşte tüm dünyada bu önyargıyı kırmayı başaran, milyonlarca kişinin Hint filmlerine ısınmasını sağlayan yegane aktör ise "Aamir Khan"...  Ailece İzlemelik 19 Film Tavsiyesi İçin Tıkla! ► Her film için farklı bir imaja bürünen, Hint filmleri denince akla ilk gelen ve Bollywood'un Tom Hanks'i olarak adlandırılan bu güzel adam, geçtiğimiz günlerde çok güzel bir olaya imza attı. Herkesten gizli ve sessiz bir şekilde Koronavirüs nedeniyle zor durumda olan bir bölgeye yaptığı yardım ortaya çıktı ve çok büyük bir alkışı hak etti... Hadi gelin, bu şahane adamın imzasını attığı bu "zekice" hazırlanan yardım olayı neymiş, size biraz anlatayım.  Ünlü oyuncu, gizli bir yardım yapmak istiyor...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/185/43/alkisliyoruz-unlu-oyuncu-aamir-khan-ihtiyaci-olanlara-zekice-bir-taktik-ile-yardim-etti-780x439.png[/RESIM]Çok göze batmadan, Koronavirüs nedeniyle zor günler geçiren kişilere yardım yapmak isteyen ünlü aktör, birçok ünlü ismin aksine farklı bir yardım yapmaya karar veriyor. Fakat yapacağı bu yardımın da fırsatçılara, ihtiyacı olmayan uyanıklara gitmesini istemiyor. Fakat yaptığı bu yardım, bir TikTok kullanıcısı tarafından sosyal medyada paylaşılıyor ve konu birden büyük bir ilgi topluyor... Peki Aamir Khan bu kadar dikkat çeken ne mi yapıyor? Devam... 1 Kilo un dağıtıyor![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/185/75/alkisliyoruz-unlu-oyuncu-aamir-khan-ihtiyaci-olanlara-zekice-bir-taktik-ile-yardim-etti-780x439.png[/RESIM]"Nasıl yani?" dediğinizi duyar gibiyim... Evet, ünlü oyuncu yardım olarak 1 kilo un dağıtmaya karar veriyor. 1 kiloluk poşetlerdeki unları, Yeni Delhi'nin, Covid-19'un şiddetli bir şekilde vurduğu bir bölgesinde dağıtılmasını istiyor. Fakat poşetlerde sadece un yok... Ünlü oyuncu, yapacağı yardımın gerçekten ihtiyacı olanlara gitmesi için poşetlerin her birine 15.000 Rupi koyduruyor![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/185/94/alkisliyoruz-unlu-oyuncu-aamir-khan-ihtiyaci-olanlara-zekice-bir-taktik-ile-yardim-etti-780x439.png[/RESIM]Birçok kişi 1 kiloluk unları "Bununla ne yapayım?" diyerek almazken, gerçekten çok ama çok zor durumda olan insanlar ise evlerindeki kişi sayısı kadar poşet alıyorlar. Ve eve gelip baktıklarında görüyorlar ki, poşetlerin her birinin içinde de para var. İşte ünlü oyuncu, düşündüğü bu zekice taktik sayesinde yaptığı para yardımını gerçekten ihtiyacı olan kişilere ulaştırmayı başarıyor. Yardım, 1 kilo una bile ihtiyacı olan, gerçek ihtiyaç sahiplerine gidiyor.  Bu arada her bir poşette 15.000 Rupi bulunuyor, bu da 1.375 Türk Lirası'na karşılık geliyor[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/185/69/alkisliyoruz-unlu-oyuncu-aamir-khan-ihtiyaci-olanlara-zekice-bir-taktik-ile-yardim-etti-780x439.png[/RESIM]Bu hareketi ile bir kez daha gönlümü kazanan bu güzel adamı alkışlıyorum!  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
9.6b
1
5 yıl
Müthiş! Ünlü Dizi ve Filmlerin Özel Efekt Kullanılmadan Önceki ve Sonraki Halleri
Müthiş! Ünlü Dizi ve Filmlerin Özel Efekt Kullanılmadan Önceki ve Sonraki Halleri
Günümüz filmlerinin neredeyse hepsinde teknolojik imkanlar sonuna kadar kullanılıyor. Binlerce asker toplamak yerine, elde olan 20 asker teknoloji yardımı ile 20 bin askere çıkarılabiliyor, ya da bir ejderha olması isteniyorsa bu da teknoloji sayesinde özel efektler yardımıyla kolayca oluşturulabililiyor. Peki ya şimdiye kadar izlediğimiz o ünlü filmlerin özel efekt kullanılmadan önceki hallerini görseydik? Nasıl olurlardı merak ediyor musunuz?  O halde hadi gelin şimdi o ünlü filmler, özel efekt kullanılmadan önce ve sonra nasıl görünüyorlarmış birlikte bakalım!  Game of Thrones dizisindeki ejderha ve diğer sahneler böyle oluşturuluyor...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/1/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/83/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/95/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/15/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Yüzüklerin Efendisi[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/68/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/13/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Galaksinin Koruyucuları[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/33/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/97/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM]  Maymunlar Cehennemi[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/89/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/91/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Alacakaranlık[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/3/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/88/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Hobbit[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/23/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/9/8-unlu-film-ve-dizinin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Pi'nin Yaşamı[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/57/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/36/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] Gravity[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/14/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/28/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] 300 Spartalı[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/7/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM][RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/58/35/muthis-unlu-dizi-ve-filmlerin-ozel-efekt-kullanilmadan-onceki-ve-sonraki-halleri-780x439.jpg[/RESIM] ● Buraya tıklayarak modunuza göre film önerisi bulabilirsiniz! 
8.3b
0
7 yıl
David Lynch İmzalı Konusu ve Kurgusu ile Beyin Yakan Film: Mulholland Drive Analizi
David Lynch İmzalı Konusu ve Kurgusu ile Beyin Yakan Film: Mulholland Drive Analizi
Selam! Şu an burada bunları okuduğunuza göre muhtemelen siz de Mulholland Drive'ı izleyip bir şey anlamayanlar kervanındansınız... Bildim değil mi? O zaman yaklaşın ve şaşırmaya hazır olun.  Aşağıdaki analizi Ekşi Sözlük'te "sinirliyim" isimli bir yazar girmiş fakat o da başka bir yerden alıntı yapmış. Ben yine de kaynak olarak orayı göstereceğim, buraya tıklayarak o entrye ışınlanabilir ya da aşağıdan okumaya devam edebilirsiniz. İşte karşınızda Mulholland Drive analizi! [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/32/67/david-lynch-imzali-konusu-ve-kurgusu-ile-beyin-yakan-film-mulholland-drive-analizi-780x439.jpg[/RESIM]   ♦ Adım adım rüyaya doğru aslında filmin %80'den fazlası diane'ın rüyasından ibaret. rüya olduğu için tuhaflıklar ve zor anlaşılan yerler var ama genel olarak tuhaflıkların sebebi filmin çoğunun rüyadan ibaret olması. çok az da olsa flashback, hayal ve hallisünasyon da var. geri kalan %20'ye yakın kısım gerçek ve bunun da çoğu şimdiki zaman veya yakın geçmiş. diane (sarışın) (filmde gerçek hayattaki adı da diane) bir swing (jitterbug) dans yarışmasında birinci oluyor; bunu hollywood'a girmek için bir basamak olarak kullanıyor. istediği şey bir yıldız olmak, yıldız ve iyi bir aktris. ruth teyze denen kişi ölmüş aslında, mirasını diane'e bırakıyor. diane'ın yanında olan (havaalanında) iki yaşlı kişi aslında gerçekte olmayan karakterler; bunlar sadece rüya ve hallisünasyonda var. bu iki ihtiyar muhtemelen onun iyi yanını temsil ediyor. kara yüzlü yaratık ise onun en kötü ve çirkin yanını. neyse, diane bazı filmlerde roller alarak ilerliyor. bob brooker isimli bir yönetmenin yönettiği ‘the sylvia north story’ adlı filmde başrolü almak istiyor ama yine o sıralarda tanıştığı camilla (esmer, filmdeki gerçek adı) ile de ufaktan ilişki yaşamaya başlıyor. camilla aslında kaltağın teki. kötü karakter. çıkarcı, hırslı, acımasız, biseksüel... rolü kapıyor ama diane ona hâlâ aşık. diane ile camilla aynı evde kalıyor (17 numaralı çürümüş cesedin olduğu ev). [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/32/77/david-lynch-imzali-konusu-ve-kurgusu-ile-beyin-yakan-film-mulholland-drive-analizi-780x439.jpg[/RESIM]sevişip koklaşıyorlar sürekli ama camilla bunun geleceğinin olmadığını ima ediyor ara sıra. diane anlamazdan geliyor. camilla hırslı olduğu için işinde ilerliyor. adam kesher isimli yönetmenin projesinde de camilla, yönetmeni tavlıyor. diane, adam'ı tavlayamadığı için içten içe üzgün ve camilla'yı yavaş yavaş adam'a kaptırdığını düşünüyor. adam'ı tavlayamasa da aynı yapımda daha küçük bir rolde oynuyor camilla ile beraber. bir gün camilla ve diane evdeyken kanepede sevişmeye başlıyorlar ama sadece başlıyorlar. diane çok hevesliyken camilla bir öpücük verdikten sonra, “bunu artık yapmamalıyız” diyor. biraz zalimce bir ifadeyle tabi. sanki onu incitmek istermiş gibi. diane “bir daha bunu sakın söyleme” diyor ve kabullenmek istemiyor, elini camilla’nın pantolonundan içeri sokuyor ama camilla sertleşip “yapma” diyor. diane, “onun için değil mi?” diyor ve artık lezzoların aşkı tek taraflı olarak sona eriyor. adam ile camilla evlenmeye karar veriyorlar. bir parti düzenliyorlar bunu ilan etmek için. camilla, diane'e partiye gelmesini söylüyor, isteksiz de olsa diane kabul ediyor. akşam parti saatinde camilla bir limuzin gönderiyor diane'i alması için ve diane'e telefon ediyor "gelecek misin, araba seni bekliyor" diye... diane isteksiz de olsa limuzine binip mulholland yolunda oturan adam’ın evine doğru gidiyor. diane tedirgin ve düşünceli, yolun ortasında limuzin durunca tedirgin de olduğu için korkuyor, “burada durmamalıydık” diyor. şoför arkasına dönerken bir şey yapmasından korkuyor sakni ama o sırada camilla kestirme yoldan gelerek diane'i alıyor. adam kesher da aslında çok duyarlı bir adam değil. biraz ‘piç’. annesi coco... diane ile coco orada tanışıyor. bahçede bir şeyler içtikten sonra coco yemeğe geçmeleri gerektiğini söylüyor ve az sonra diane'in kalbinin paramparça olacağı masada yemeğe oturmak üzere içeri giriyorlar. masada adam ve camilla düşman çatlatır gibi laubali. camilla bunun diane'e acı vermesini istiyor sanki. adam karısıyla yeni boşanmış bu arada, karısı havuzu temizlemeye gelen kişiyle kendini aldattığı için boşamış ve şutlamış, "havuzu ben aldım, temizleyen adamı o..." diyor. [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/32/97/david-lynch-imzali-konusu-ve-kurgusu-ile-beyin-yakan-film-mulholland-drive-analizi-780x439.jpg[/RESIM] coco, diane'i konuşturuyor, diane hollywood'a nasıl geldiğini anlatıyor. kanada'dan gelmesi, teyzesinin ölümü, kendisine bıraktığı miras, dans yarışması, bob brooker'ın başrolü camilla'ya vermesi... buruk bir şekilde bunları anlatıyor. adam ve camilla'nın hiç umurunda değil ama onlar çok ruhsuz ve laubali. bu diane'ı daha da kırıyor ve ölüm vuruşunu camilla yapıyor; filmdeki gerçek ismi bilinmeyen sarışınla öpüşüyor (rüyadaki sarışın camilla bu). biraz sonra da sonra adam'la öpüşerek evliliklerini ilan etmeye hazırlanıyorlar. sarışın, camilla'yı öptükten sonra dışarı çıkmak için yürüyor, bu esnada kovboy kılıklı bir adam öylesine geçiyor, muhtemelen sinema dünyasından biri. hiçbir özelliği yok aslında. diane, sarışının ve adam'ın camilla'yı öpmesi ve evlilik ilanının geliyor olması yüzünden ağlıyor. bu arada diane masadayken ara sıra etrafındakilere bakıyor, ilk defa gördüğü, kendine dik dik bakan bir adam fark ediyor karşı masada. rüya için malzemenin çoğunun biriktiği yer bu parti. buradaki ve daha önceki birçok kişi ve sembol rüyasına girecek daha sonra. kötülükler başlıyor derken, parti bir şekilde bitiyor. ertesi gün (veya birkaç gün sonra) camilla diane'in evine gidiyor kırmızı elbisesiyle ama kapıda tartışıyorlar, diane ağlayarak onu içeri almıyor. sırılsıklam aşık ama onu eve almayarak ilişkiyi tamamen koparıyor. evde kendi kendine mastürbasyon yapıyor ağlayarak. ama bu içindeki hıncı azaltmıyor. onu öldürtmek istiyor. winkies denen lokantada bir kiralik katille görüşüyor. camilla'nın bir resmini ve teyzesinin bıraktığı mirastan kalan bütün parasını ona veriyor. katil, iş bittiğinde ‘mavi anahtar’ı daha önce söylediği yere bırakacağını söylüyor. mavi anahtar = camilla öldü bu pazarlığa sadece kasanın yanında duran saftirik bakışlı bir erkek tesadüfen şahit oluyor, diane ile bir süre bakışıyorlar. bu adam galiba olayı anlıyor ve iki defa aynı kötü rüyayı görüyor. bir arkadaşına (veya psikolog-doktor gibi bir şey) aynı winkies lokantasında oturup gördüğü korkunç rüyayı anlatıyor. rüyasında duvarın arkasındaki kara yaratığı gördüğünü ve tarif edilmez derecede korktuğunu belirtiyor. arkadaşıyla beraber winkies'in arkasına bununla yüzleşmeye gidiyorlar, adam aynı yaratığı uyanıkken (uyanık olduğu şüpheli) görüyor ve korkudan bayılıyor/ölüyor. bu yaratık aslında diane'in içindeki kötülük ve hınç. adam ona şahit olmuştu. biraz saf bir arkadaş; kalp gözü açık galiba. katil işi bitiriyor ve mavi anahtar bir şekilde diane'in evindeki sehpanın üzerindeki yerini alıyor. diane bir halt etti ama içi rahat değil. ne de olsa sırılsıklam aşıktı. şimdi bir de vicdan azabı ve polis korkusu sarıyor içini. iyice bunalıma giriyor, kötü rüyalar görüyor. bir gece swing dans yarışmasında birinci oluşunu (en baştaki renkli dans sahnesi) görüyor. uyanıyor, kafasını kaldırıp gördüğü rüyayı hatırlıyor, birkaç saniye sonra kırmızı yastığına kafasını yüzüstü koyup tekrar yatıyor. hayalleri vardı ama olmadı, cinayetle bitti, bu yüzden görüyor rüyaları... işte tam da bu anda, kafayı koyup uyuduktan sonra bir rüya daha görüyor ki, bu rüya filmin baştaki %80'ini oluşturan rüya. filmin %80'i burada yatıyor. sabah çok da hoşlaşmadığı komşusunun kapıyı çalmasıyla uyanıyor. komşusu kalan eşyalarını almak için geliyor, tabaklarını alıyor, çıkmadan önce sehpanın üstünde piyano şeklindeki kül tablasını görüyor. “bu benim” diyerek onu da alıyor. mavi anahtar da orada tabi o esnada. bu arada komşusu iki dedektifin yine geldiğini söylüyor, dedektifler diane'den şüpheleniyorlar veya konuşmak istiyorlar. diane bu yüzden polislerden çok korkar oluyor. derken, komşusu eşyalarını ve kül tablasını alıp gidiyor. diane üstündeki kirli beyaz sabahlığıyla kahve yapmaya başlıyor, o esnada mutfak tezgahının başında hayal veya hallisünasyon olarak camilla'yı görüyor. camilla’ya, “döndün...” diyerek ağlamaya başlıyor, hâlâ çok seviyor ve yaptığı şey beynini kemiriyor. birkaç saniye sonra kendine geliyor, kahvesini alıp kanepeye oturuyor. muhtemelen akşama kadar oturuyor ve düşünceler beynini kemirip duruyor; diane korku içinde... sonra kapı çalıyor sert sert, artık kayışın koptuğu yer burası; kapının altından parmak boyunda giren iki ihtiyarın hallisünasyonu; diane’i kovalıyor. çığlıklar atarak çıldırıyor ve kendini yatak odasına atıp çekmeceden silahı alıyor ve intihar ediyor. gerçek hayat burada bitiyor. ‘otu çek, köküne bak’ karmaşık bir zihnin çakallıkları buraya kadar olan kısım ‘lineer’ ve gerçeküstü olmayan hikaye. geri kalanlar ise rüya ve çok az da soyut görüntüler. gelelim rüyaya: işte en eğlenceli kısmı burası. yönetmen, sigmund freud'un ne kadar numarası varsa kullanmış. simgelerle ve diane'in bilinçaltındaki verileriyle rüyayı süslemiş ve şekillendirmiş. rüya görüldüğünde cinayet işlenmiş, aslında her şey olup bitmişti. diane rüyayı hayatının son gecesinde görmüştü, rüyadan sonra bir gündüz daha yaşadı ve o günün akşamına intihar etti. filmin ilk sahnesinde diane'in kırmızı yastığa kafayı koymasıyla, kovboy'un gelip, "tatlı kız uyanma vakti" demesi (komşunun kapıyı çalması) arasındaki kısım rüya. diane rüyasında olayları anladığı gibi veya olmasını istediği gibi görüyor. gerçekte boka saran hayatını kabullenemiyor ve rüyada olmasını istediği gibi veya anladığı gibi görüyor her şeyi. esmer (daha bir adı yok) limuzinde giderken yolda duruyor (kendisi gerçekte partiye giderken durduğu yerde). şoför esmer'e silah çekiyor (gerçekte kendi de korkmuştu). bir kaza oluyor ve esmer kurtuluyor, ama hafıza gidiyor. (esmer'e format atıyor, kendi istediği gibi iyi bir karakter olacak). esmer şehre en kestirme yoldan gidiyor bilinçsizce, herhangi bir evin önünde tesadüfen sığınacak bir yer buluyor (bu tesadüf sarışının bilinçaltındaki hayali). esmer sabaha kadar orada kalıyor, bu arada gerçekte yaşamayan ruth teyze, kanada’ya yapacağı seyahat için bavullarını taksiye taşıyor. kanada’ya film çekimi için gidiyor (eski bir aktris). bu arada ilginç bir bilgi buldum, hollywood'da, sinema sektöründe çalışmak üzere “kanada’ya gitmek” ölmekle eşdeğer tutulurmuş. yani ruth'un gerçekte ölümü, rüyada kanada’ya gidişiyle simgelenmiş, gerçekte diane, hollywood'da olduğu için bu kuralı biliyor, ayrıca ruth da bir aktris, kanada'ya giden herhangi biri değil. sarışın yeğeninin evinde kalmasına izin vermesi de bıraktığı mirası ve/veya diane'in hayallerini simgeliyor. o arada bir fırsat bulup esmer eve dalıp gizleniyor (bunlar sarışın’ın esmer'e ulaşmak için fantezileri). bu esnada sarışın büyük hayallerle los angeles'a geliyor. kendine yol boyunca eşlik eden iki ihtiyar var yanında (gerçekte yoklar). buradaki adı betty. betty ismi cinayet anlaşmasının yapıldığı winkies'teki garson kızın gerçek ismi. bilinçaltında kalmış, onu kullanıyor. son derece saf ve iyi bir karakter olan betty, teyzesinin evini buluyor. coco, oranın yöneticisi, onu iyi biri olarak betimliyor rüyasında (partideki sohbet masasında ona iyi davranmıştı). tonton coco, evi gösteriyor, betty çok mutlu, rüyaları gerçek oluyor, her şey toz pembe. eve girip geziyor, banyoya girdiğinde duşta esmeri görüyor. esmer’in kafa bi milyon, tabi ad-soyad, nüfusa kayıtlı olduğu yer falan yok. esmer kendine ‘rita’ ismini buluyor posterden. az sonra esmer duştan çıkınca ismini rita olarak söylüyor, yaralandığı ortaya çıkıyor, çok mülayim bu arada, hırslı ve acımasız esmer gitmiş, yerine diane'in istediği yumuşak karakter gelmiş. biraz uyumak istiyor hatırlamak için. uyandığında hâlâ hatırlayamadığı için ağlıyor, sarışın “çantana bakalım” diyor. paraları ve mavi anahtarı görüyorlar. onları mavi bir kutuda saklıyorlar. paralar muhtemelen gerçekte kiralık katile verilen paraları temsil ediyor (zoruna gitmiş bütün parasını vermek)... aynı çantanın içinde mavi anahtar da olması bu çantayı tamamen cinayet anlaşmasının bir yansıması yapıyor. [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/32/1/david-lynch-imzali-konusu-ve-kurgusu-ile-beyin-yakan-film-mulholland-drive-analizi-780x439.jpg[/RESIM] bu arada paralel olarak gelişen diğer olaylar var; yönetmen adam kesher bir masada menajeri ve yapımcılarla beraber. ‘italyan kardeşler’ gelecek ve çalıştıkları proje için bir kız önerecekler. italyanlar geliyor, çok sertler ve tuhaflar (çünkü rüya). bu kadar sert görünmelerinin sebebi o adamı partide görmesiydi. orada da dik dik bakmıştı diane’e. bilinçaltı bunu çok büyütmüş, adamı psikopatın teki yapmış. o kadar ki, espresso kahveyi beğenmeyince bile kontrolden çıkan, nezaketsiz, kusan, tüküren, sert, tuhaf bir adam. diğer italyan, çantadan sarışın bir kızın resmini çıkarıyor, bu, partide esmer'i öpen sarışın, rüyadaki adı da camilla. italyanlar adam'ı zorluyorlar, başrolde bu kızın olması için. adam karşı çıkıyor. yani betty böyle düşünüyor. gerçekte adam'ın ve diğer yönetmen bob'un esmer'e başrol vermesini biraz 'sinema mafyası'na bağlıyor. kendini böyle avutuyor ama yine de adam'a kızgın. adam ‘olmaz’ deyip rest çekiyor ve arabasına atlayıp eve doğru gidiyor, eve girerken havuz temizliği yapan adamın pikabını görüyor (gerçekte adam boşandığını anlatmıştı). sonra yatak odasına giriyor ve karısını kendine boynuz monte ederken yakalıyor. adam, karısının mücevherlerine boya döküyor ve temizlikçi heriften dayak yiyor, üstü başı boya ve burnu kanamış vaziyette dışarı atılıyor. bu, sarışın’ın ona olan kırgınlığı yüzünden rüyada onu soktuğu hal. ya da adam'ı bu şekilde 'mazur' görüyor. adam gidip köhne bir otelde saklanıyor. bu arada italyanların 'baba'sı olayı telefonla vs. takip ediyor. baba, -haşa- 'godfather', onun kafasında büyüttüğü 'sinema mafyası' ve çocukça hayali. başarısızlığını biraz bunlara bağlamak istiyor. adam oteldeyken, otelci kredi kartlarının iptal edildiğini vs. söylüyor. adam durumu öğrenmek için asistanı olan kızı arıyor, kız iflas ettiğini anlatıyor. durumu kurtarmak için kovboy denilen bir adamla görüşmesi gerektiğini söylüyor. kovboy, partide sadece bir an geçerken gördüğü önemsiz bir kişiydi ama ona çok esrarengiz gelmiş, ona burada esrarengiz adam rolü veriyor. adam koyboy'un yanına gidiyor, kovboy cool, nüfuzlu, tehditkâr ve filozof gibi bir adam. adam'ı nazikçe tehdit ediyor; işine dönmesini ve sarışın camilla'yı seçmesini söylüyor (betty başarısız hayatını kabullenmek yerine bunlara bağlıyor rüyasında). önceki gün teyze ruth'un (aunt ruth -untruth-) evindeyken, komşusu deli kadın gelip bir şeylerin yolunda olmadığını söylüyor, kendi bilinçaltı betty'yi iğneliyor. coco bu esnada son derece toz pembe yürüyen işlere uygun bir şekilde sarışına fakslanan replikleri getiriyor. esmer ile pratik yapıyorlar, duymak istediği gibi esmer onun oyunculukta iyi olduğunu söylüyor, (bunu kariyerini çalandan duymak ister çünkü). ayrıca esmer bu pratik esnasında oldukça tutuk, iyi bir oyuncu değil, hatta betty'nin konsantresini bozuyor ve betty ağlaması gereken yerde gülüyor. ertesi gün betty seçmeler için ihtiyar yapımcı wally'nin yanına gidiyor, aynı zamanda teyzesinin de dostu. oradaki ihtiyar oyuncuyla performansını kusursuz bir şekilde sergiliyor (çünkü kendi kusursuz olduğuna inanıyor). buradaki yaşlı oyunucyla betty'nin canlandırdığı sahnedeki diyaloğa dikkat; yaşlı adamı kaldırıp yerine esmeri koyun bir bakalım. gerçek diane, sanki rüyadaki betty üzerinden gerçek camilla'ya olan gerçek hislerini anlatıyor. "seni hapse atarlar", "seni öldürürüm", "o zaman seni de hapse atarlar", "senden nefret ediyorum " ifadeleri ama bu esnada öpüşmeleri ve sonunda betty'nin ağlaması. çok ilginç. oradaki yönetmen ise, yani bob brooker, tutuk, aptal, mal gibi bir adam... çünkü gerçek hayatta ona başrol vermemişti, bilinçaltı, onun yetenekten anlamayan biri olduğuna inanıyordu. rüyada da onu bir mal haline getirmiş. ondan başka herkes kendisindeki yeteneği görüyor ama o mal görmüyordu. yapımcı wally'nin eski karısı da bu yeteneği görüp onu adam'ın yanına götürüyor, “bu projeye bayılacaksın” diyor betty'ye. bu esnada adam, kovboy'un dediği gibi, seçmelerde... tam o sırada betty sete giriyor, hayalindeki gibi, adam ondan gözlerini alamıyor, o da adam'den. sonra sıra sarışın camilla'ya geliyor. aslında zayıf mimikleri olan yeteneksiz biri sarışın camilla. adam zorlandığı için seçiyor onu: “this is the girl.” betty tam o sırada eve gitmesi gerektiğini hatırlıyor. eve gidip esmer'in kim olduğunu araştırmaya başlıyorlar. daha önce kaza olmuş mu diye ankesörlü telefondan bir arama yapmışlardı, betty çocuk gibi mimiklerle "evet bir kaza olmuş" demişti. telefon winkies lokantasının hemen yanındaki telefon (hep önceden görmüş olduğu, bilinçaltındaki yerler). tuhaf ve çocuksu bir hayal şeklinde, polisler fazla zorluk çıkartmadan bilgi veriyorlar. kendince hafiyecilik oynuyor rüyasında. sonra winkies'te oturup (çünkü burayı gerçekte biliyor) kahve içiyorlar. garson kızın adı diane (gerçekte kendi adı). esmer'e ‘diane selwyn’ adını çağrıştırıyor, eve gidip telefon rehberine bakıyorlar, adresi buluyorlar (diane selwyn gerçek hayattaki tam adı). adrese taksiyle gidip evi buluyorlar ama ön girişte arabada oturan adamlar ürkütüyor esmeri. esmerin hafızası yok ama temkinli, peşinde birilerinin olabileceğini düşünüyor. bu gerçek diane'in içindeki polis korkusunun bir tezahürü de olabilir. adrese gittiklerinde başka bir hatun çıkıyor, daireleri değiştirdiklerini söylüyorlar (gerçekte de öyle). kadın kendisinin de geleceğini söylüyor, bazı eşyaları olduğunu ve alacağını söylüyor (gerçekte de öyle ve sarışın bunu rüyada da hatırlıyor). son anda çalan telefon yüzünden vazgeçiyor komşusu (rüyada onun gelmesini istemiyor, ikisi dedektifçilik oynayacak). 17 numaralı eve gidip kapıyı çalıyorlar ama açan yok. sarışın eve pencereden giriyor ve kapıyı açıyor, evde ağır bir koku var. odalara bakıyorlar ve yüzü tanınmayacak haldeki sarışın cesedi görüyorlar yatakta. bu aslında sarışın’ın kendisi. rüyada gerçek kendisini ölü görüyor ama onun kendisi olduğunu bilmiyor. eve dönüyorlar, esmer bundan çok etkileniyor, onun kendisi zannedilerek öldürülmüş olabileceğini düşünerek çok korkuyor. eve gidince, tanınmamak için saçlarını kesmeye kalkıyor, sarışın onu durdurup ona yardımcı oluyor (gerçekte ona aşık, onun için her şeyi yapar). sarı bir peruk veriyor ona, "başkası gibi oldun" diyor (belki de başkası gibi olmasını hep istemişti). esmer yine içerideki kanepede yatmak üzereyken rahat yatakta yatması için yanına çağrıyor, o da hiç zorluk çıkartmadan geliyor (çünkü onun fantezisi ve delice istediği mülayim karakter bu). aşk aşk aşk ve sılencıo esmer sayıklayarak uyanıyor gecenin 2'sinde, “benimle bir yere gel” diyor ve club silencio'ya gidiyorlar o saatte. club silencio aslında betty'nin bilinçaltında bilmekte olduğu bazı şeylerin tezahür ettiği yer. filmdeki en yoruma açık bölümlerden biri. "bando yok, her şey kayıt", çok dokunaklı şarkı söyleyen kadın ağlatmayı başarsa bile, playback çıkıyor ve beyin mıncıklaması geçiriyorsun. aslında sizi bu kadar etkileyen hollywood'un altı astarı yok. ağlayacak kadar etkilenebilirsiniz ama aslında arkasında playback var, her şey yalan. büyük hayallerle geldiğimiz hollywood yalan, bu ışıltılı dünya yalan (yönetmenin de mesajları var tabii filmde). bu sırada betty'nin çantasında beliren mavi bir kutu var. daha önce anahtarını rita'nın çantasında buldukları kutu. pandora'nın kutusu... bu betty'nin içindeki hırs, aşk, ihtiras, intikam, cinayet vs... bütün kötü hislerin olduğu kutu. şovu sunan top sakallı arkadaş kim? ben onun 'şeytan' olduğunu düşünüyorum. mavi kutunun onun çantasında belirmesine sebep olan kişi bu hokkabaz. ona dik dik bakarken gök gürültüsü sesi gelmişti ve betty oturduğu yerde zangır zangır titremişti. muhtemelen bu şeytanın ona cinayet fikrini vermesini ve onu tetiklemesini simgeliyor. eve gidip onu açmak üzereyken betty kayboluyor, çünkü o kutuyu gerçek hayatta açtığı için çok pişman, galiba rüyada bunu üstlenmek istemiyor. esmer onu açıyor (bu içindeki kini ve intikam hırsını serbest bırakmak demek, cinayet siparişi vermek demek). kutunun içine giriyoruz, kutu yere düşüyor, ruth teyzenin yatak odasında, ruth teyze sesi duyup geliyor, odaya bakıyor ama kutuyu göremiyor. muhtemelen bu, ruth teyzenin betty'deki o kötü yanı görememesi gibi bir anlama geliyor olabilir. ya da bütün bunlara -farkında olmasa da- onun biraz sebep olduğu şeklinde yorumlanabilir. sonra kovboy geliyor ve çürümüş cesede "tatlı kız uyanma zamanı" diyor. o çürümüş ceset aslında gerçekte hiç olmadı, yani gerçekte son sahnede ihtihar etmiş olan diane değil o. kıyafet ve pozisyon farklı. o ceset şu anda bu rüyayı görmekte olan diane. aynı gecelik, aynı yatak, aynı oda. ayrıca rüyadaki cesedin elinde silah falan yok. kafada delik de yok. o muhtemelen yaşadıkları yüzünden 'ölmeden ölmüş' olan diane. sadece rüyada ve yüzü tanınmadığı için betty onun kendisi olduğunu bilmiyor. neyse, komşu kapıyı çalıyor, (hani bazen bir sesle uyanırız ama bu sesin kaynağını rüyamızda farklı bir şey olarak görürüz) komşunun gerçekte kapıyı çalması kovboy'un yatak odasının kapısını çalması olarak görünüyor rüyanın sonunda. rüya bitiyor, yatakta doğrulup gördüğü tuhaf rüyayı kısaca bir düşünüyor ve yukarıdaki lineer gerçek hayatta kaldığımız yerden devam ediyoruz. filmin sonunda da birkaç soyut sahne var, winkies'in arkasındaki evsiz kara yaratık ki, bu sefer bir gece vakti ateş yakmış elindeki mavi kutuya bakıyor. o aslında erkek değil, aslında o diane'in halet-i ruhiyesinin bedene dönüşmüş hali. bitkin, evsiz, çaresiz, başarısız, hayal kırıklığına uğramış, aşık, vicdan azabıyla dolu, suçlu, kirli, aşkını öldürtmüş, tamamen tükenmiş ve kararmış bir ruh, yönetmenin mükemmel tasviri; bence filmin en güzel sahnelerinden biri. sondaki çıldırma sahnesi ile bu kara vatandaş arasında aslında çok güzel bir bağlantı var. diane çıldırmadan önce kanepesinde oturuyordu. eşzamanlı olarak bu kara yaratığı düşünün. aslında aynı anda diane'in iki farklı görünüşü. kanepede oturan gerçek görünüşü, winkies'in arkasındaki ise yönetmenin bütün çıplaklığıyla ortaya koyduğu diane'in iç dünyasının görsel olarak tercüme edilmiş hali. ikisi de eşzamanlı ve paralel. kara, bitkin bir şekilde elindeki mavi kutuya bakarken, paralelde diane, yediği haltı, serbest bıraktığı kini, kaybettiklerini düşünüyor kanepesinde, pişman ve bitkin. kara, winkies'in ve duvarların arkasında (diane de winkies'teki tetikçinin arkasına saklandı cinayet için). kara, bir akşam vakti, her şeyini kaybetmiş bir evsiz gibi, tamamen tükenmiş pislik içinde (kanepedeki diane gibi). kara, mavi kutuyu bir kese kağıdına koyuyor ve yere bırakıyor (diane bu yaptığından kurtulamıyor, geri dönemiyor). kutudan parmak boyunda iki ihtiyar çıkıyor (aynı anda diane'in kapısı çalıyor ve ihtiyarlar kapının altından giriyor.) diane'in içindeki vicdan azabı ve yakalanma korkusu o kadar dayanılmaz boyutlarda ki çalan kapı artık kayışı kopartıyor, muhtemelen dedektiflerin geldiğini düşünüyor ve ihtiyarlar onu çıldırtıp intihara sürüklüyor (tabancayı aldığı çekmeceye dikkat, orada gerçek mavi kutu var, muhtemelen önemsiz bir kutu). son sahnedeki dumanlar... bunlar 'şeytan'ın olduğu tiyatrodaki dumanlar gibi. aradaki farklı ortaya koymak için; dumanların üzerinde beliren diane'in son hali (kara yüzlü hali), hemen ardından da hayalleri... mavi saçlı kadın (soyut) ve... silencio, sessizlik... muhtemelen beynini kemiren duygular ve hallisünasyonlar yüzünden özlemini çektiği şey ‘silencio’. esmer’in gecenin bir yarısı ‘silencio’ diye sayıklayarak uyanmasının da sebebi bu olabilir. ...ama lynch bu, her şey olabilir... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/32/26/david-lynch-imzali-konusu-ve-kurgusu-ile-beyin-yakan-film-mulholland-drive-analizi-780x439.jpg[/RESIM] lynch'in dikkat çektiği kilit sahnelerden birinin kahve sahnesi olması da şu şekilde; (çok önemli bir şey yok aslında sadece biraz dikkat). kahve yaptığında aslında cinayeti işletmiş ve vicdan azabı içinde. üzerinde kirli beyaz sabahlığı var. muhtemelen intihar ettiği günün sabahı, yani lineer zaman çizgisinin sonu... kahvesiyle kanepeye yürürken kanepede yarı çıplak olarak esmer görünüyor. kendi de kanepenin üzerinden geçip esmer’in üstüne çıkıyor ve elindeki bardağı sehpaya bırakıyor. amaaa sabahlığı olan sarışın bu sefer yarı çıplak, sehpaya bıraktığı şey kahve değil viski, sehpada mavi anahtar yok ve piyano kül tablası daha alınmamış, yani flashback ve gerçek hayat. diğer flashback de masturbasyon sahnesinde. sarışın masturbasyon yaparken birdenbire telefon çalıyor, diğer odaya gidip telefona bakıyor. telefon “araba seni bekliyor, partiye gelecek misin?” diyor. ama dikkat; masturbasyon esnasındaki kıyafetle öbür odaya telefonda bakmaya gittiği kıyafet farklı. yani arada bağlantı yok, telefona bakması flashback ve gerçek hayat. ----------------- minik tespitler - rüyada neden mavi kutu var, onun temeli ne? diane'in intihar ettiği sahnede, çekmeceden silahı alırken mavi kutu çekmecede görünüyor. zaten böyle bir kutusu var, gerçekte çok bir anlamı yok belki ama bu kutu da rüyasına giriyor. muhtemelen pandora’nın kutusu kavramını biliyor ve rüyasında o şekilde tezahür ediyor. - rüyada betty ile rita 17 numaralı eve giderken rita neden girişte park etmiş arabanın içindeki gözlüklü iki adamdan korkuyor? kendi yakalanma korkusunu biraz rita üzerinden yaşıyor rüyada. rita hafızasını kaybettiği için biraz fazla temkinli. kapının önünde park etmiş arabadaki iki gözlüklü adamın kendisini aradığını düşünüyor. zaten eve girdikten sonra da yatakta kendisi yerine öldürülmüş olduğunu düşündüğü birinin cesedini görünce iyice korkuyor. - rüyadaki toplantıdaki vatandaş neden bu kadar donuk ve espresso kahve istiyor? gerçekte partide onun kendisine donuk donuk baktığını görüyor bir ara, bu onun bilinçaltına yerleşiyor; donuk duruşu ve eskiden beri gelen bir inanışı yüzünden onu italyan mafya adamlarına benzetiyor. inanışı da şu: başarısızlığı aslında hollywood'daki yeraltı dünyası yüzünden. burada yetenekler değil güç konuşuyor. bu yüzden rüyasında onu aynı şekilde donuk, ruhsuz, korkutucu ve imkansız derecede mükemmel bir espressodan başkasını yutmayan gerçek bir italyan olarak görüyor. diğer italyan’ı başka yerde gördüğümü hatırlamıyorum ama ilginç derecede al pacino'ya benziyor. bu da onun kafasında oluşturduğu diğer italyan mafya karakteri. - rüyada al pacino'ya benzeyen adam neden "help meeee!" diye bağırıyor? bir inanışa göre, partide diane bir fincandan su içiyor, fincanın üzerindeki desenler ‘s.o.s.’ gibi görünüyor (rüyada diğer adamın espresso içtiği fincan farklı tabi) s.o.s.'u burada böyle bağırıyor ve bence çaresizliğini bu şekilde haykırıyor. - rüyada esmer limuzindeyken, limuzin durduğunda neden şoför ona silah çekiyor? gerçekte daha önce kendi de limuzinle aynı yerde durmuştu ve biraz tedirgin olmuştu. bu ortam onu da tedirgin etmişti, cinayet için güzel bir ortam... esmer'i öldürttüğü için de burada ona silah doğrultulmasını sağlıyor. ama belki pişmanlığından dolayı bir kazayla onu kurtarıp kafasına format atıyor ve istediği esmer'i oluşturuyor. belki de esmer'i gerçek hayatta öldürtmüş olmasını başkasının üzerine atıyor. silahı gerçekte onun kiraladığı tetikçi doğrutmuştu burda silah tamamen başka biri tarafından doğrultuluyor. - rüyada neden esmer’i limuzinde ve aynı kendi gibi görüyor? limuzinde aynı yolda, aynı yerde duruyor, aynı sözleri söylüyor. galiba kendisinin olması gereken yerde o var diye. bu yüzden ona silah çektiriyor ama aynı zamanda kurtarıyor da. - rüyada coco'yu neden iyi ve tonton bi karakter olarak görüyor? çünkü partide coco onu dinlemişti, mimikleri onu anlıyor gibiydi ve elini tutmuştu. - rüyada club silencio'dan geldikten sonra mavi kutuyu açacakken neden betty birdenbire kayboluyor? kutunun açılması kötülüğün salınması demek. gerçekte yaptığı şeyi biliyor ve üstlenmek istemiyor. bunu gerçekte bir kere yaptı ama burda buna ortak olmak bile istemiyor. - toplantıdaki italyanların neden italyan olduğunu düşünüyor? birincisi, dik bakışları yüzünden partideki adamın mafya tipli olduğunu zaten düşünüyor. ikincisi, esmer, "casablanca'ya luigi ile hiç gitmedim" diye bir laf ediyor. luigi bir italyan ismi ve bu dik bakışlı adamla bir ilişki kuruyor, belki de onun ismi olduğu belli. gizemli kovboy’a dair yönetmenin seyirciye çaktığı güzel bir mesaj: rüyada kovboy, adam'la konuşurken diyor ki; “ukalalıkla o kadar meşgulsün ki düşünmüyorsun.” aslında seyirciye mesaj çakıyor, filmi anlamaya çalışması için. ‘ben sürrealist bir david lynch filmi izliyorum, entelim’ falan ayaklarını boşver, dikkat et diyor. otur ve düşünerek izle diyor, eğer işini iyi yaparsan beni bir kere daha göreceksin. kötü yaparsan iki kere daha göreceksin diyor. ilginçtir ki adam onu aslında bir daha hiç görmüyor. ama seyirciye iki kere görünüyor; 1) kızı uyandırırken, 2) partide arkadan geçiyor. seyirci iki kere gördüğüne göre kötü mü yaptı seyirici işini? evet, sayılır... ve işte bomba; iki defa görünüyor ama biri rüya karakteri diğeri gerçek. eğer fark edersen, ilk göründüğünde (ağılda) rüya karakteri olan koyboy bir kere daha rüya karakteri olarak görünüyor (yatak odasında). ikinci görünmesinde (partide) aslında o rüyada konuşan kovboy değil, haberi bile yok bir şeyden, sadece partideki biri. bir başka bakış açısı da şu; film zihinlerde doğrusal-lineer olarak birleştirilebilirse, kovboy, “beni x kere göreceksin” dedikten sonra sadece 1 kere görünebilir, partide görünmesi rüyadan önce, bu sayılmaz böylece. yani önce parti, sonra kesher ile konuşma, son olarak uyandırma... kovboy'u burada biraz yönetmeni de simgeliyor. yönetmen seyirciye vereceği mesajı doğrudan kovboy'un ağzından veriyor. bir at arabası örneği veriyor; david'e soruyor "bir at arabasını kaç kişi kullanır?" diye. david bu basit soruya azıcık şaşırıp "e biir" gibi bir cevap veriyor. at arabası çok özel bir seçim. aslında at arabasını bir kişi de kullanabilir iki kişi de. at arabası, burada filmi, kullanan bir kişi ise yönetmeni simgeliyor. "eğer kafanı çalıştırıp sana verdiğim fırsatı iyi değerlendirirsen sen de benimle beraber bu arabayı kullanabilirsin" diyor adam'a (aslında bize). yani eğer görmeyi, çözmeyi ve hatta hayal kurmayı becerirsen filmin ikinci yönetmeni olursun diyor seyirciye. tetikçinin mavi anahtarı diane tetikçiyle anlaşma yaptıktan sonra tetikçi mavi anahtarı gösteriyor. diane “bu neyi açıyor?” diye soruyor, tetikçi gülüyor. anlamsız gibi görünen bir diyalog. rüyada esmer’in kimliğini ilk bulmaya çalıştıkları sırada, esmer’in çantasını karıştırırken üçgen şekilli mavi anahtarı buluyorlar, bir anlam veremiyorlar o anda. rüyanın görüldüğü zaman gerçekte cinayetin sonrası, yani gerçekte küçük mavi anahtarı biliyor, rüyada üçgen anahtar olarak çıkıyor. bunun ‘ölüm’ anlamına geldiğini de biliyor. aslında tektikçiye “bu neyi açıyor?” diye sorarken gerçekten merak etmişti. esmer'in çantasından çıkan anahtar için de aynı merak rüyada var, oraya yansımış. ‘bu neyi açıyor?’un cevabı ise club silencio'dan geldikten sonra veriliyor: pandora’nın kutusu’nu, yani kötülüğü. rüyadaki büyük mavi anahtar da, gerçek küçük mavi anahtar da aslında ölümü simgeliyor. mavi kutu açılacakken de birden ortadan kayboluyor, buna tahammül edemiyor aslında…
17b
0
7 yıl
Shogun: Kan, Kılıç, Gurur ve Bolca JAPON KÜLTÜRÜ İçeren Yeni Dizi!
Shogun: Kan, Kılıç, Gurur ve Bolca JAPON KÜLTÜRÜ İçeren Yeni Dizi!
2024'te çıkacak yeni dizilerin her birini de geçtiğimiz yılın sonlarına doğru ajandama eklemiştim. Shogun dizisi de bunlardan biriydi. Hatta notlarıma göz attığımda Shogun dizisi için "ilk fırsatta izle" gibi bir yıldız koyduğumu da fark ettim. Çünkü okuduğum detaylar ve göz attığım fragman ve görselleriyle gerçekten çok sağlam bir iş olacağını az çok tahmin etmiştim. Şimdiyse her gün binlerce kişi Google'da "shogun dizisi konusu nedir" veya "shogun dizisi oyuncuları" gibi aramalar ile dizi hakkında bilgi edinme çalışmalarına girişmeye başladı. Ben de diziyi bir koşu izleyip, hemen size de anlatabilmek için kolları sıvayıp böyle kısa ve öz bir içerik hazırlamak istedim... Hadi gelin şimdi Shogun dizisi konusu nedir, oyuncuları kimlerdir ve en çok da neden izlenir, neden izlenmez.. onlara bir bakalım... Hadi! ● Bu dizi hakkında YouTube kanalımızda bir İNCELEME hazırladık![VIDEO]https://www.youtube.com/watch?v=ktrdIaB08Ck[/VIDEO] Yorumumdan önce gelin Shogun dizisi konusuna bir bakalım...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/341/5/shogun-kan-kilic-gurur-ve-bolca-japon-kulturu-iceren-yeni-dizi-780x439.png[/RESIM]Shogun dizisi gerçekten köklü bir ülkenin geçmişini konu alıyor. 1600'lü yıllarda geçen dizi, Japonya'da, birçok şeyi değiştiren büyük bir savaşın öncesini ve sonrasıyla birlikte konu alıyor. Dizi, büyük bir Lord olan Yoshii Toranaga'yı ve bir yandan da yolu Japonya'ya düşen bir İngiliz denizciyi merkeze alarak ilerliyor. Kesinlikle 2024'ün en iyi dizilerinden biri olacak![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/341/57/shogun-kan-kilic-gurur-ve-bolca-japon-kulturu-iceren-yeni-dizi-780x439.png[/RESIM]Dizinin yayına girdiğini görüp duyan pek çok kişi hızlı bir şekilde Instagram DM'den bu dizi hakkındaki yorumumu sordu... Gelen her mesaja da aynı yanıtı verdim; Bu dizi gerçekten 2024'ün ve sonrasının en iyi dizilerinden biri olacak. Dizi çok büyük bütçeli ve bunu da daha ilk anından itibaren hissettirmeyi başarıyor. Görsel efekt ile çoğaltılmayan askerler, gerçek gemiler, toplar, en iyisi de döneme ait kostüm ve eşyalar... Bence hepsi de çok iyi kotarılmış. Buram Buram Japon kültürü...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/341/94/shogun-kan-kilic-gurur-ve-bolca-japon-kulturu-iceren-yeni-dizi-780x439.png[/RESIM]Dizinin ilk bölümlerinden itibaren öyle nefis bir tat aldım ki, işte dedim sonunda kendine has bir atmosferi olan, gerçek bir kültürü işleyen bir yapım... Japonya'nın kendine has kültürü öyle özgün, öyle korunmuş ki, 1600'lü yıllardaki Japonya'yı izlerken günümüz Japonya insanından pek bir fark göremiyoruz. Saygı, gurur, düzen ve korku... 1600'lerde üstündeki adama kötü söz söyleyen kendini kılıcıyla ölüme mahkum ederken, günümüzde de bir Japon mühendis, yanlış yaptığı bir hata için kendini cezalandırıyor... Gerçekten bambaşka bir kültür bu. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/341/19/shogun-kan-kilic-gurur-ve-bolca-japon-kulturu-iceren-yeni-dizi-780x439.png[/RESIM] - - - - - -  Özet: Ben bu diziyi gerçekten sevdim. Eğer şöyle bol kılıçlı, kanlı, askerli iyi bir Japon dizisi izlemek isterseniz bu yeni diziye mutlaka bir şans verin ve hemen başlayın derim... Her ne kadar Atatürk dizisini iptal ettiği için asla kara listemden çıkarmayacağım malum platformda yayına girmiş olsa da, bu dizinin gerçekten iyi bir dizi olduğu gerçeğini söylemeden geçemeyeceğim.  - - - - - -  • Shogun dizisi Netflix'te var mı? Hayır, dizi FX dizisi ve Disney+'da izlenebiliyor. • Shogun dizi oyuncuları kimler? Dizinin ana başrolleri arasında Hiroyuki Sanada, Anna Sawai ve Cosmo Jarvis yer alıyor. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
15b
4
1 yıl
Tulsa King: Usta Oyuncu Sylvester Stallone Başrollü Yeni Gangster Dizisi!
Tulsa King: Usta Oyuncu Sylvester Stallone Başrollü Yeni Gangster Dizisi!
Sylvester Stallone hepimiz için en efsane oyunculardan biridir şüphesiz. Zor geçen çocukluğu, geçirdiği hastalıklar ve şu an 76 yaşında olmasına rağmen hala birçok yapımda taş gibi rol kesiyor olması bile onun ne kadar sağlam biri olduğunu gösteriyor. İşte Tulsa King dizisi detaylarına ilk göz attığımda da bu yüzden çok heyecanlandım. Çünkü dizimizin başrolü Stallone abimizin ta kendisi... 2022 yapımı Tulsa King dizisi yayına girer girmez de hemen izlemeye başladım. 19 İyi Netflix Filmi! ►  Tulsa King dizisi konusu ne? Oyuncuları kimler? ve en önemlisi; Tulsa King dizisi izlenir mi? gibi sorularınıza yanıt verebilmek için de hemen dizinin yayındaki bölümlerini izleyip bu sorularınıza cevap verebilmek için kolları sıvadım... Hadi gelin biraz size Tulsa King dizisinden bahsedeyim. Yorumumdan önce gelin dizinin konusuna bakalım...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/314/83/tulsa-king-usta-oyuncu-sylvester-stallone-basrollu-yeni-gangster-dizisi-780x439.png[/RESIM]Tulsa King, yıllar önce yaşanan bir olay nedeniyle 25 yıllık hapis cezasını bitiren bir gangsterin günlük hayata dönmesini konu alıyor. Adamımız hayatının büyük bir kısmını 4 duvar arasında geçirdikten sonra günümüz dünyasına ayak uydurması biraz zor olsa da, tecrübelerinin de yardımıyla düzenini yavaş yavaş kurmaya başlıyor. Fakat geride bıraktığı çetesi ona "Artık buralar senlik değil, Tulsa'ya gidip orada bir düzen kur" deyince, adamımız da küçük bir şehirde maceralara atılıyor. İşte dizimiz de, bu adamın yaşadıklarını işliyor. Tam anlamıyla "Harbi bi dizi!"...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/314/2/tulsa-king-usta-oyuncu-sylvester-stallone-basrollu-yeni-gangster-dizisi-780x439.png[/RESIM]Söylediğim gibi dizi 25 yıldır içeride olan bir mafya babasını konu alıyor. Ve bence tam da bu yüzden Sylvester Stallone bu role cuk diye oturmuş. Ağırbaşlı, kendinden emin ve yıllar geçse de hala kendisine saygı duyulmasını sağlayan bir gangsteri izliyoruz. Haraçlar, çeteler, bölgeler, kavga ve para... Bence bu dizi, kesinlikle olmuş bir yapım. Ya başrolde Stallone olmasaydı?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/314/7/tulsa-king-usta-oyuncu-sylvester-stallone-basrollu-yeni-gangster-dizisi-780x439.png[/RESIM]Açıkçası dizinin işlediği konu çok tanıdık. Bu konuda onlarca film ve dizi izledik. Fakat başrolünde Stallone gibi usta bir ismin olması bence bu diziyi diğer hepsinden ayırmayı başarıyor. Başrolde başkası olsaydı bu diziyi yine izlerdim fakat muhtemelen burada size tavsiye etmezdim. Ağır ağır konuşması, hal ve hareketleri, bolca racon fışkıran tavırlarıyla, bir başrol bir yapımı nasıl omuzlar, işte bu dizide bunu çok iyi bir şekilde görebiliyoruz. - - - - - -  Özet: Başrolünde Stallone gibi usta bir ismin yer aldığı mafyatik ve yer yer gülümseten bir suç dizisi izleyeceksiniz. Dediğim gibi başrolünde başka biri olsaydı belki de burada bu diziyi size tavsiye etmiyor olurdum fakat başrolümüz Stallone olunca ve kendisi de dizideki karaktere 'cuk' diye oturunca, size de tavsiye etmek istedim. Bu türe ilgisi olanların 'Yavaş izleyeyim de bitmesin' diyeceği iyi bir dizi bu... Bir şans verin derim. Ayrıca bu diziyi hızlıca listeme almamı sağlayıp, hatırlatan aranızdan Hakan Aktaş'a da teşekkürler ediyorum. - - - - - -  ● Tulsa King dizisi Netflix'te var mı? Hayır, dizi Netflix yapımı değil. ● Tulsa King dizisi kaç bölüm? Dizinin 1. sezonu 10 bölümden oluşuyor.  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
20b
2
3 yıl

kaanintavsiyesi.com
Samimi Film Tavsiye Platformu
Hayat, kötü filmler izlemek
için çok kısa.