Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

10 Aralık 2023
18b
3 Yorum
Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

Adını Adana'daki Antik Kent'ten alan Magarsus dizisi, Blu TV imzasıyla yayınlanacağı gün için beni fazlasıyla heycanlandırmayı başarmıştı. Üstelik dizi hakkında sadece 'Suç-Dram' kategorisinde olduğunu ve başrolünde de ünlü isimlerin yer alacağını öğrenmiş ve heycanım giderek artmıştı. Takvimler Ağustos 2023'ü gösterdiğinde de dizi yayına girdi ve birçok kişinin hala izlemediğini düşündüğüm bu diziyi burada da sizlere tavsiye etmek istedim.

İyi Dizi Tavsiyeleri ► 

Dizi yayına girer girmez bir şekilde sağdan soldan duyanlar Google'da "Magarsus dizi konusu ne?", "Magarsus dizisi oyuncuları kimler?" gibi pek çok soruya cevap bulmak için kolları sıvadı... Ben de hemen hem Magarsus dizisi hakkında yorumumu, hem de bu yerli dizinin detayları hakkında sizlerle paylaşmak istedim... E hadi gelin şimdi Magarsus dizisine şöyle bir bakalım!

Yorumuma geçmeden önce gelin Magarsus dizisi konusuna şöyle bir bakalım...

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!
Magarsus dizisi, Adana'da bulunan Magarsus Antik Kenti yakınlarında bulunan bir sahil kasabası olan Sarıbahçe'de yaşananları işliyor. Dört tarafı da narenciye bahçeleriyle çevrili olan bu ilçede sözünün üzerine söz söylenmeyen Kurak ailesi ve bu ailenin zaman içinde yaşadıklarını izliyoruz Magarsus dizisinde. Ailemiz hem kendi içinde hem de dış etkenlerle bir savaşa giriyor ve 'ekonomik üstünlük' için silahlar çekiliyor.

Magarsus dizisi, izlediğim en iyi yerli yapımlardan biri!

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!
Öncelikle bizde hep söylenen "Abi bizden neden böyle işler çıkmıyor..." isyanına bir cevap olabilecek kadar başarılı bir yapım bu benim için. Dizi beni sonuna kadar tam gaz sürüklemeyi başardı ki yerli dizilerimizdeki en büyük sorunlardan biri de sürükleyiciliği sağlayamamaları. İşte Magarsus bunu iyi bir şekilde kıvırıyor diyebilirim. K*fürlerin havada uçuştuğu ama hiç sırıtmadığı, abartıdan ve gösterişten uzak, senaryosu sağlam yazılmış, sıkmayan, hatta yer yer de germeyi başaran bir yerli dizi bu.

Başka bir Çağlar Ertuğrul göreceksiniz...

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!
Çağlar Ertuğrul'u ya Dağ serisi gibi askeri filmlerde, ya da Ailecek Şaşkınız gibi komedi türündeki yapımlarda izledik. Fakat Magarsus dizisinde kendisini ilk kez Adana şivesi ve çok aşırı ciddi bir rolde görüyoruz. Her ne kadar ilk birkaç bölümde Çağlar Ertuğrul'un şivesini başarısız bulsam da nasıl olduysa oldu ve dizinin sonlarına doğru Ertuğrul'un şivesine alıştım ve o kadar da kötü gelmemeye başladı.

Biraz Succession, biraz da ZeroZeroZero!

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!
Şahsen ben Magarsus dizisindeki 'Aile' ve 'Suç' olaylarını gördükçe sizlere de her fırsatta tavsiye ettiğim Succession ve ZeroZeroZero dizilerindeki tadı aldım.

 

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

- - - - - - 

Özet: Şahsen ben Magarsus'u çok başarılı buldum. Bizden de böyle diziler çıktığı için mutlu bile oldum... Gösterişten, gürültüden uzak, uçmasız kaçmasız gerçek ve hayatın içinden bir dizi bu. 1-2'si hariç oyunculuklar da gerçekten hayatın içinden. Eğer doğal ve ayakları yere sağlam basan, en önemlisi de bizden bir şeyler izlemek isterseniz bu diziye mutlaka göz atın derim.

- - - - - - 

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

• Magarsus dizisi Netflix'te var mı? Hayır, dizi Blu TV yapımı, bu yüzden Netflix'te yok.

• Dizi kaç bölüm? Kaç sezon? Dizinin ilk sezonu 8 bölümden oluşuyor. 2023 itibariyle dizinin 2. sezonu ise henüz yayınlanmadı.

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

Modunu Seç ►

Magarsus: İzlediğim En Başarılı Yerli Dizilerden Biri!

listesine yorum yap!
Yusuf Ç.
Yusuf Ç.
12 Ocak 2024
Küfürü çok takmam ama bu sefer bi tık rahatsız etti.
Kez U.
Kez U.
01 Ocak 2024
Çaylak
Normalde küfürden çok rahatsız olmam ama beni çok irite etti. Bu sebeple yarım bıraktım ama belki tekrar bir şans verebilirim.
Pinkmoon
Pinkmoon
13 Aralık 2023
Sıkı Üye
Aşırı küfür olsa da kendini izlettirdi. İkinci sezon gelir galiba.
magarsus dizimagarsus dizisiyerli dizi önerilerigüncel dizi tavsiyelerimagarsus konusumagarsus dizi yorum
EN AKTİF ÜYELER
Oha! Dedirten Göndermeleriyle; "Mother!" Filmi Neyi Anlatıyor?
Oha! Dedirten Göndermeleriyle; "Mother!" Filmi Neyi Anlatıyor?
2017 yapımı Mother! filmi, günümüzden 4 yıl önce çıkmış olmasına rağmen hala pek çok kişi tarafından keşfedilmemiş bir yapım. İzleyenler ise "Mother filmi konusu ne?" ve "Mother filmi incelemesi" gibi aramalar sonucu kafalarındaki yüzlerce soru işaretine cevap arıyor... Ben de bugün kolları sıvadım ve Mother filmini anlamayanlar için çok basit ve kolay anlaşılır bir şekilde filmin bir incelemesini yazmak istedim. Filme Git ► İzleyenin sevmediği fakat altındaki mesajları öğrenince birden aşık olduğu bu filme biraz yakından bakalım istiyorum...Hadi gelin şimdi Mother! yani Anne! filmi aslında neyi konu alıyor? Hangi sahne hangi olayı, hangi karakter tarihteki hangi ismi tasvir ediyor birlikte bir göz atalım ve şöyle sağlam bir şaşıralım! Hadi! Öncelikle izlememiş olanların olduğunu düşünerek Mother! filmi konusundan bahsetmek istiyorum...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/252/46/oha-dedirten-gondermeleriyle-mother-filmi-neyi-anlatiyor-780x439.png[/RESIM]Filmimiz, evlerini yeni yeni kurup, bazı tamir ve düzenleme işlerini adım adım yapmaya çalışan bir çifti konu alıyor. Fakat bir gün çıkıp gelen bir misafir bazı olayları tetikliyor ve bir şeyler yavaş yavaş değişmeye başlıyor. İşte biz de 2 saat boyunca ağır işleyen bu süreci izliyoruz. Filmi izlediniz ve anlamadınız mı? Dert etmeyin! Gelin; kafanızdaki taşları bir bir yerlerine oturtalım... Başlıyoruz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/252/65/oha-dedirten-gondermeleriyle-mother-filmi-neyi-anlatiyor-780x439.png[/RESIM] Az önce Tanrı'yı ve insanoğlunun yaratılma sürecini izlediniz... ● Adamımız Tanrı'yı temsil ediyor. Başrolümüz, ünlü yazarımız; Yani Javier Bardem bu filmde Tanrı'yı tasvir ediyor. Muhtemelen fark etmediniz fakat filmin en başında gördüğünüz kadın Jennifer Lawrence değildi. Farklı bir kadın yok oldu ve Tanrı ondan aldığı kristali (sevgi-kutsal ruh) yerine koyarak hayatı başlattı. ● Kadın Doğa'yı temsil ediyor. Film boyunca panik halinde gördüğümüz Jennifer Lawrence'ı ise Doğa Ana-Meryem Ana olarak izliyoruz.  ● "Ev" ise dünyayı temsil ediyor. Film boyunca Jennifer Lawrence'ı yani Doğa Ana'yı dünyayı çekip çevirirken izliyoruz. En ince ayrıntısına kadar çalışıyor ve her bir köşesini özenle inşa ediyor.  ● Tanrı, yani yaratıcı; Evreni, Dünyayı ve Doğayı yaratıyor. Fakat 'yalnız kalmalıyım' diyerek başka ilhamlar arıyor. Bu sürede Jennifer yani Doğa Ana da duvara gri ve sarı 2 çizgi çiziyor. Bu Ay ve Güneş'i temsil ediyor. Sonrasında ise lavabo ve şömine sahnelerini izliyoruz. Bu da artık dünyada Su ve Ateş'in de yer aldığını bize gösteriyor. Sıra ise insanoğlunda... [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/252/54/oha-dedirten-gondermeleriyle-mother-filmi-neyi-anlatiyor-780x439.png[/RESIM] ● Ve Tanrı insanı yarattı; "Adem"; Bir akşam kapı çalıyor ve bir doktor geliyor. Bu kişi gelir gelmez evde bir huzursuzluk hakim oluyor. Doğa Ana'nın karnında ağrılar baş gösteriyor. İnsanın kendine zarar vereceğini düşünüyor. Sonrasında raflardaki kitapları gören adam, Tanrı'ya "Bunları yazan siz miydiniz? hayranınızım, kitaplarınız hayatımı değiştirdi" diyor. Hemen akabinde ise tanrının üzerine titrediği kristali görüp dokunmak istiyor. Tanrı buna izin vermiyor.  ● Havva geliyor! Doğa Ana gece kalkıp yanında eşini göremeyince hemen aşağıya iniyor ve ikiliyi banyoda görüyor. Tam o esnada Tanrı, Doktorun kaburgasındaki yarayı kapatıyor. Bu sahne, tüm dinlerde geçen Havva'nın, Adem'in kaburgasından yaratılmasını tasvir ediyor. Sabah ise kapı çalıyor ve Havva geliyor.  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/252/11/oha-dedirten-gondermeleriyle-mother-filmi-neyi-anlatiyor-780x439.png[/RESIM] ● İnsanoğlu cennetten kovuluyor... Adem ile Havva, Doğa Ana'nın girilmesinin yasak olduğunu söylediği odaya girip Tanrı'nın çok değer verdiği Kristali kırıyor. Tanrı bağırıyor ve herkes korkuyor. Bu sahnede yasak meyvenin yenildiği resmediliyor. Ardından oradan çıkan adam ve kadın birlikte oluyor ve çocuklar dünyaya geliyor. ● Habil ve Kabil sahnesi... Eve gelen çocuklar tartışmaya başlıyor ve bir cinayet yaşanıyor. Tartışma miras yüzünden oluyor ve tıpkı kutsal kaynaklarda bahsedilen Habil ve Kabil kardeşlerin yaşadıklarını temsil ediyor. İlk kan dökülüyor ve ev yani "Dünya" ilk yarayı alıyor. Yerdeki kan lekesini çıkarmaya çalışan Doğa Ana, bunu başaramıyor ve üzerine halı çekiyor. Kan evde bir delik oluşturuyor ve evin zemininde cehenneme açılan bir kapı görüyoruz. Buradan çıkan "kurbağa" ise felaketleri ve dünyanın sonunun buradan olacağını bize gösteriyor. ● Doğa Ana her bocaladığında sarı bir su içiyor. Ben bunun "Güneş" olarak tasvir edildiğini düşünüyorum. Filmde cevabı verilmiyor fakat Doğa Ana her kötü hissettiğinde Güneş'ten güç almaya çalışıyor da denilebilir. ● İnsanoğlu çoğalıyor... Cenaze sonrası eve gelenler o kadar artıyor ki Doğa Ana çok rahatsız oluyor. Tanrı ise "Bu insanların anlattığı hikayeleri duyman lazım!" diyerek eğleniyor. Burada İnsanoğlu'nun binlerce yıldır uydurduğu(!), yazdığı, inandığı ve uğruna kurbanlar, adaklar verdiği Mitolojik efsanelere atıfta bulunuluyor. Tanrı bunları komik buluyor. ● Su borusunun patlaması ise Nuh Tufanı'nı temsil ediyor... İnsanlar birden çoğalarak eve yani dünyaya zarar vermeye başlayınca Doğa Ana kızıyor ve sonrasında patlayan lavabo borusundan sular fışkıyor. Bu olaydan hemen sonra evdeki herkes etrafa kaçışıyor. İşte burada Nuh Tufanı'nı izliyoruz.  ● Ve sarı içecek dökülür... Tanrı ve Doğa Ana birlikte oluyor ve hemen sonraki sabah, Tanrı ilhamla dolup yazmaya başlıyor. Doğa ise "Ben gidip kıyameti başlatayım..." diyerek esprili bir şekilde gidip içtiği sarı toz içeceği (Yani Güneş'i) döküyor. İşte bu sahne Küresel ısınmayı, yani dünyanın sonunun başlangıcını bize gösteriyor.  ● Tanrı eserini bitirir... Doğa Ana bunu kutlamak için nefis bir yemek hazırlıyor fakat birden yine eve insanlar gelmeye başlıyor. Gelenler Tanrı'ya hayranı olduklarını söylüyor ve birden ev bu kalabalık tarafından istila edilmeye başlanıyor. Doğa Ana "Burası benim evim" dese de insanlar "Şair (yani Tanrı) buranın hepimizin evi olduğunu söylüyor" cevabı alıyor. Ev yağmalanıyor. ● Ve kıyamet!... Doğa Ana bu kaosun içinde bebeğini dünyaya getiriyor fakat insanoğlu bebeği severken öldürüp yiyor. Bu sahnede o kişiler, Dini kullananları, Kilise gibi geçmiş tarihte yıllarca insanları sömürenleri temsil ediyor. Doğa Ana ise daha fazla dayanamıyor ve Adem'den aldığı bir "Çakmak" ile tüm dünyayı yakıyor. Bu da kıyameti temsil ediyor. Fakat sonrasında Tanrı'yı görüyoruz. Zarar almamıştır ve Doğa Ana'nın bedeninden bir Kristal çıkarır ve onu yerine koyar. Gün aydınlanır ve yatakta farklı bir kadın görürüz. Tanrı'ya seslenerek uyanır.  Ve döngü tekrar başlar... Yani dünya yaratıldı, biz insanoğlu dünyaya geldi ve kendi elimizle gezegenimizin sonunu getirdik. Hepimiz yok olacağız ve her şey yeniden başlayacak... İşte filmin özeti tam olarak bu. Ayakta alkışlanası.   ---------- [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
41b
0
4 yıl
Vardır Bir Bildikleri: Instagram Kullanmayan 16 Ünlü Oyuncu
Vardır Bir Bildikleri: Instagram Kullanmayan 16 Ünlü Oyuncu
Instagram, günümüz dünyasında vazgeçemediğimiz uygulamalardan biri. Sadece fotoğraf paylaşmak için kurulan bu uygulama, kuruluşundan 1 yıl sonra çok uçuk paralar karşılığında satın alındı ve hem kurucularını zengin etti, hem de dünya "Instagram" ile tanışmış oldu. Pekiiiiiii, sokaktaki 5 kişiden 3'ünün kullandığı bu uygulamayı kullanmayan dünyaca ünlü film yıldızları var mıdır dersiniz? Tabi ki de varlar. Kulağa ilginç geliyor biliyorum ama, Instagram kullanmayan ünlüler var. Hatta bazıları o kadar sosyal medyadan yoksun ki, hayranları tarafından açılan hesapları milyonlarca takipçiye ulaşmış durumda... (Dünyanın sonunu konu alan kıyamet filmi tavsiyelerime de buraya tıklayarak göz atabilirsiniz) Hadi gelin şimdi o Instagram kullanmayan ünlü oyunculara birlikte bakalım...  1. Instagram kullanmayan ünlüler listemizin başını "Angeline Jolie" çekiyor...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/40/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Angelina Jolie Instagram kullanmıyor. Fakat hayranları tarafından açılan Instagram hesabının tam 9 milyon takipçisi var! Bio kısmında da "Fan Hesabıdır" şeklinde bir açıklama bulunuyor. Angelina Jolie Filmleri ► 2. "Brad Pitt" de Instagram kullanmayanlardan[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/34/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Brad Pitt'in fanları tarafından açılan Instagram hesabının ise 400 bin takipçisi bulunuyor. Brad Pitt Filmleri ► 3. Johnny Depp[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/82/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Johnny Depp'in hayranları tarafından açılan Instagram hesabını ise 700 bin kişi takip ediyor. Yine hesabın profil kısmında "Hayran Hesabıdır" şeklinde bir açıklama bulunuyor. Johnny Depp Filmleri ► 4. Keira Knightley[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/91/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Keira Knightley, sosyal medya için "Okul bahçesi" benzetmesini yapmış ve eklemişti; "Hani popüler değilseniz herkesin gözü önünde oyun oynayamazsınız ya, işte sosyal medya da öyle. Çok popüler değilseniz oynayamazsınız..." Keira Knightley Filmleri ► 5. Sandra Bullock[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/23/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Bullock da Instagram kullanmıyor. Fakat hayranları tarafından açılmış bir Instagram hesabı bulunuyor. Sandra Bullock Filmleri ► 6. Jennifer Lawrence[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/52/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncu sosyal medya için "Hiç takip edemem. Maillerimi bile kontrol edemiyorum, sosyal medyaya zaman ayıramam" deyip hiç elini Instagram'a sürmeyenlerden. Jennifer Lawrence Filmleri ► 7. Rachel McAdams[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/36/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncunun da Instagram hesabı bulunmuyor. Rachel McAdams Filmleri ► 8. Emily Blunt[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/58/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Hayranları tarafından açılan hesabı 200 bin takipçiye sahip olsa da, Emily Blunt Instagram açmayı hiç düşünmüyor. Emily Blunt Filmleri ► 9. Emma Stone[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/90/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Oscarlı oyuncu Instagram için "Herkes en iyi fotoğrafı paylaşabilmek için koşturup duruyor. Fakat hayatı yaşamayı ıskalıyorlar" demiş ve Instagram hesabı açmayacağını da belirtmişti. 10. Kristen Stewart[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/26/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncu, Instagram ve sosyal medya için "Özel hayatı ihlal ettiğini düşünüyorum" diyerek sosyal medyadan uzak kalacağını açıkça belirtiyor. 11. Kate Winslet[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/97/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncunun hayranları tarafından açılan Instagram hesabını 500 bin kişi takip ediyor. Kate Winslet Filmleri ► 12. Daniel Radcliffe[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/27/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Hayranları tarafından açılan Instagram hesabı tam 2 milyon takipçiye ulaşmış durumda! 13. Mila Kunis[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/25/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncu da Instagram'a hiç bulaşmayanlardan... 14. Jennifer Aniston[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/69/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Ünlü oyuncunun hayranları tarafından açılan Instagram hesabını tam 2 milyon kişi takip ediyor! Jennifer Aniston Filmleri ► 15. George Clooney[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/47/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Ünlü oyuncu sosyal medya kullanan ünlü kişilere "Moron" demiş ve büyük tepki toplamıştı... George Clooney Filmleri ► 16. Ve Scarlett Johansson...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/70/61/vardir-bir-bildikleri-instagram-kullanmayan-16-unlu-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Güzel oyuncu da Instagram kullanmayan ünlüler kervanında yer alıyor... Scarlett Johansson Filmleri ► Gördüğünüz gibi ünlü oyuncular kervanında birçok dev isim Instagram'ı bırakın, sosyal medyanın diğer mecralarına bile ellerini sürmüyorlar. Belki de bir bildikleri vardır diye düşünüp, onları Instagram'sız hayatları ile baş başa bırakıyoruz. Modunuza göre film tavsiyesi bulabilmek için de hemen şimdi aşağıdaki butonu tıklayabilirsiniz!  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç! ►   Teşekkürler!
99b
0
6 yıl
Designated Survivor: Bol Entrikalı, Bol Siyasetli 'Beyaz Saray' Konulu Dizi Tavsiyesi!
Designated Survivor: Bol Entrikalı, Bol Siyasetli 'Beyaz Saray' Konulu Dizi Tavsiyesi!
Yıllardır hem burada, hem de YouTube kanalımızda elimden geldiğince sizlerle yeni dizi önerileri paylaşmaya çalışıyorum. İzleyip, beğendiğim ve tüm dünyanın konuşmadığını, yani diğer dizilere nazaran ünü biraz daha az olan dizileri size tavsiye ediyorum. İşte bugün de burada bir dizi önerisi ile karşınızdayım... Yıllardır fazlasıyla konuşulan Designated Survivor dizisi, nihayet radarıma takılmayı başardı. 19 İyi Netflix Filmi! ►  Ben de hemen koltuğuma yaslanıp Designated Survivor dizisini bir çırpıda izledim ve hemen kolları sıvayıp bu dizi, burada da olmalı diyerek sizlere bu içeriği hazırlamak istedim. Hadi gelin şimdi Designated Survivor dizisi konusu nasıl, oyuncuları kimler ve en önemlisi de; Bu dizi neden izlenir?... Hadi gelin şimdi size lafı çok uzatmadan, bu diziyi anlatayım... Hadi! Yorumumdan önce; Nedir bu Designated Survivor dizisi konusu ona bir bakalım...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/323/63/designated-survivor-bol-entrikali-bol-siyasetli-beyaz-saray-konulu-dizi-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM]Bu konuyu size çok iyi anlatmak istiyorum çünkü dizimizin temeli bu... Şimdi; Bilindiği üzere diğer tüm ülkelerde olduğu gibi Amerika'nın da kendince güvenlik prosedürleri var. Başkanlar, bakanlar ve diğer önemli kişiler bir salonda toplanmış veya bir canlı yayında ulusa sesleniş konuşması için bir araya gelmişlerse, olası bir saldırı sonucunda devletin eli kolu bağlı kalmaması için kabineden bir bakan, Designated Survivor yani "Atanmış Varis" olarak güvenli bir yerde/sığınakta tutulur. Olur da başkana bir zarar gelirse, bu varis hemen devreye girer ve kararları alır, düzeni korur... İşte dizi de tam olarak bu konuyu işliyor. Yaşanan bir saldırı sonucu, İmar ve İskan Bakanı kendini birden ABD Başkanı olarak buluyor. Ben bu diziyi sevdim...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/323/11/designated-survivor-bol-entrikali-bol-siyasetli-beyaz-saray-konulu-dizi-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM]Beni yıllardır takip edenler iyi bilir; siyaset, politika ve 'kirli işler' konulu film ve dizilere büyük ilgi duyuyorum. Bu dizide de "House of Cards" dizisindeki o zekice hamleleri, sonucunun acı olacağı bilindiği halde alınmak zorunda kalınan zor kararları ve tüm o entrikaları gördüm diyebilirim. HOC tabi ki de çok ama çok başarılı yapımlardan fakat bence bu dizi de bir şeyleri başarmış... Hatta diziyi izlerken kendinizi yer yer "Bir gün ben de böyle birden bir Devlet Başkanı olsam neler yapardım? Nasıl kararlar alırdım acaba?..." diye düşünerken bile bulabilirsiniz. - - - - - -  Özet: Eğer benim gibi Politika/Siyaset sahnesinde dönen dolaplara şahit olmak, kapalı kapılar ardında yaşananları biraz olsun görmek isterseniz bence bu dizi bu isteğinizi karşılayabilir.  - - - - - -  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/323/25/designated-survivor-bol-entrikali-bol-siyasetli-beyaz-saray-konulu-dizi-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/323/54/designated-survivor-bol-entrikali-bol-siyasetli-beyaz-saray-konulu-dizi-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] ● Designated Survivor dizisi dizisi Netflix'te var mı? Dizi ABC yapımı bir diziydi fakat Netflix tüm haklarını satın aldı ve evet, artık bir Netflix dizisi. Bu yüzden bu diziyi Netflix'te kolayca izleyebilirsiniz.  ● Designated Survivor dizisi kaç sezon? Dizinin her biri 40 dakikalık bölümleriyle toplamda 3 sezon ve tüm sezonları da Netflix'te yayında... ● Dizinin oyuncuları kimler? Dizimizin başrol koltuklarında Kiefer Sutherland, Adan Canto ve Italia Ricci gibi isimler yer alıyor. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM]
9.5b
0
2 yıl
The Day of the Jackal: Son Yılların EN İYİ DİZİSİ!
The Day of the Jackal: Son Yılların EN İYİ DİZİSİ!
Size burada en son 2 ay önce The Penguin dizisini tavsiye etmiştim... 2 aylık bu sürede yine elbet birçok dizi izledim fakat bu yeni dizilerden beni burada size tavsiye edecek kadar yakalayan pek olmamıştı... Ta ki The Day of the Jackal dizisine kadar... Peki nedir bu The Day of the Jackal dizisi konusu? The Day of the Jackal gerçekten izlemeye değer bir dizi mi? İşte bugün de burada sizlere bu dizi hakkında şöyle uzun olmayan, az ama öz cümlelerle bir sohbet edelim istiyorum. Hadi gelin şimdi hem The Day of the Jackal konusuna göz atalım hem de The Day of the Jackal dizisi hakkındaki düşüncelerimi burada sizle şöyle bir paylaşayım... E hadi! Yorumumdan önce gelin The Day of the Jackal dizisi konusuna bir bakalım...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/351/49/the-day-of-the-jackal-son-yillarin-en-iyi-dizisi-780x439.png[/RESIM]Dizimiz, işinde gerçekten de profesyonel olan bir suikastçiyi konu alıyor. Çok uçuk rakamlar karşılığında çok önemli hedefleri etkisiz hale getiren adamımız, son işinden sonra kendini birden büyük bir cenderenin tam ortasında buluveriyor ve çok sağlam bir hikayede böylece başlamış oluyor. Bence son zamanların en iyi dizilerinden biri bu![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/351/80/the-day-of-the-jackal-son-yillarin-en-iyi-dizisi-780x439.png[/RESIM]Dizinin seyir keyfi çok yüksek. Her bölüm, ilk sahneden son sahnesine kadar adeta kadar sarıyor.. başından kalkamadığım bi dizi oldu bu. Damağımda şahane bi tat bıraktı.. dizide bu tadı bozan tek şey vardı, o da başrolleri paylaşan siyahi ablamız.. bu abla kimin torpiliyle bu kadroda, ilginç. Tüm bunlarla birlikte bence "The Day of the Jackal" son yılların en iyi yapımlarından biri... Nedendir bilinmez, ben bu dizideki o soğuk atmosferi, en sevdiğim ilk 5 diziden biri olan 'Succession' dizisindeki o atmosfere benzettim. Başrolümüz 'bence' ideal...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/351/11/the-day-of-the-jackal-son-yillarin-en-iyi-dizisi-780x439.png[/RESIM]Dizimizin başrolü Eddie Redmayne 43 yaşında bir aktör. Fakat gerek sakalının olmaması, gerek ise zayıf bir vücuda sahip olmasıyla olduğu yaştan 6-7 yaş daha genç gösteriyor. Diziyi izleyen pek çok kişi Eddie Redmayne'nin oyunculuğunu pek beğenmiyor ve bu role aslında çok iyi uymadığını söylüyor fakat ben bu düşüncelerin tam karşısında yer alıyorum... Bence başrolümüz Eddie Redmayne nefis bir oyunculuk sergilemiş. Bu mesleği yapan biri soğuk kanlı olmalı ve başrol oyuncumuz Eddie Redmayne de bence kesinlikle o soğukkanlı havayı bize sezdirmeyi başarıyor. - - - - - -  Özet; Bence The Day of the Jackal dizisi, son yılların en başarılı, senaryosu sağlam yazılmış en iyi işlerinden biri... Şöyle zeka dolu taktikleriyle, profesyonel bir tetikçinin yaşadıklarını görmek isterseniz, bu diziye mutlaka bir şans verin derim. Ben çok sevdim. Hatta Instagram hesabımızda tavsiye ettiğimde de pek çok 'olumlu' geri dönüş aldım... Siz şu ana kadar bu diziyi bir şekilde gözden kaçırdıysanız artık buna bir son verip hemen bugün bu diziye başlayın derim. - - - - - -  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/351/84/the-day-of-the-jackal-son-yillarin-en-iyi-dizisi-780x439.png[/RESIM] • The Day of the Jackal dizisi Netflix'te var mı? Dizi, şimdilik Türkiye'de yayında olan herhangi bir platformda yer almıyor maalesef. • The Day of the Jackal dizisi oyuncuları kimler? Dizinin oyuncu kadrosunda Eddie Redmayne, Lashana Lynch, Ursula Corbero gibi isimler yer alıyor. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
13b
10
9 ay
Chernobyl 4. bölümde Neler Oldu? İnceleme | Detaylar
Chernobyl 4. bölümde Neler Oldu? İnceleme | Detaylar
Geçtiğimiz günlerde size burada nefis "Chernobyl" dizisini tavsiye etmiş ve tıklayarak okuyabileceğiniz şu yazımda, Chernobyl dizisi oyuncularının canlandırdığı gerçek kişileri araştırmıştım. Bugün ise bu 5 bölümlük nefis dizinin 4. bölüm incelemesiyle geldim. Chernobyl 4. bölüm izleyenler için nasıl bir his bıraktı bilmiyorum ama bende etkisi oldukça fazlaydı. Birazdan görüp okuyacaklarınız Chernobyl 4. bölümü izlememiş olanlar için spoiler teşkil edebilir, şimdiden söyleyeyim. Hadi gelin şimdi Chernobyl 4. bölümde neler oldu, neler yaşandı, hangi sahnelerde nefesimizi tuttuk birlikte bakalım.  Asker, yaşlı teyze ve inek sahnesi...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/82/63/chernobyl-4-bolumde-neler-oldu-inceleme-detaylar-780x439.jpg[/RESIM] Askerler, aldıkları emirler doğrultusunda, radyasyonlu olduğu için bölgede yaşayan insanları oradan götürmekle yükümlüler. Fakat bir asker, girdiği bir evde, yaşlı fakat bilge bir teyzemizin direnişi ile karşılaşıyor. Bu sahne beni fazlasıyla etkiledi diyebilirim. Asker, teyzemize buradan gitmesi gerektiklerini anlatmaya çalışıyor, fakat teyze süt sağmaya devam ediyor. Bir yandan da anlatıyor; "Benim tüm ailem savaşlarda, mücadelelerde öldü. Şimdiyse benden, 82 yaşındaki benden, gözümle görmediğim bir şey için buradan gitmemi mi istiyorsun? Dün gitmedim, bugün de gitmem!"... Bu direnişin sonucunda da asker ineğe bir el ateş ediyor ve teyzemiz öylece kalıyor. Bu sahne, bize, o günlerde insanların içinde bulunduğu gergin, çaresiz ve hüzünlü ortamı bir kez daha gösteriyor. Faicadan 4 ay sonra, bölgede kalan hayvanlar öldürülüyor[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/82/90/chernobyl-4-bolumde-neler-oldu-inceleme-detaylar-780x439.jpg[/RESIM] Dizimiz artık faciadan aylar sonrasında yaşananları konu alıyor. Yüksek radyasyon sonucu bölge yaşanılamaz hale geliyor ve bölgede kalan hayvanlar, radyasyonu taşımamaları için öldürülüyor. Bunu da askere giden bir çaylağın gözünden izliyoruz. 3 asker, bölgedeki köpekleri önce ıslıkla çağırıyor, sonra ise kurşun yağmuruna tutuyorlar. Bu sahneyi nefesimi tutarak izledim diyebilirim. Köpeklerin bakışı beni hep bitiriyor. Bir de öldürüldüklerini, insanlara nasıl sevgiyle yaklaştıklarını görünce iyice sarsıldım. Santralin etrafına bir kabuk inşa etmek için çatıda kalan maddeler temizleniyor[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/82/26/chernobyl-4-bolumde-neler-oldu-inceleme-detaylar-780x439.jpg[/RESIM] Dev bir kabuk, santralden çıkan radyasyonu engelleyebilir. İşte bu yüzden, adamlarımız düşünüyor ve çatıda kalan aşırı zararlı maddeleri temizlemeye karar veriyorlar. Fakat nasıl? İşte tüm bu soru, bu bölümün yarısından fazlasını içeriyor.  Temizleme işlemini robotlar halledemeyince devreye biyorobotlar giriyor; Yani "İnsanlar"![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/82/35/chernobyl-4-bolumde-neler-oldu-inceleme-detaylar-780x439.jpg[/RESIM] Ay üzerinde hareket etmesi için yapılan robotlardan biri kullanılıyor. Fakat yeterli gelmeyince, Almanya'dan getirilen bir robot herkesin umudu haline geliyor. Fakat o da çatıya indirilir indirilmez bozulunca, zaten gergin olan ortam iyice geriliyor ve geriye son bir çare kalıyor. İnsanlar! Evet... Çatıya, erkekler çıkarılıyor ve her birine sadece 3 dakika veriliyor. 3 dakikadan fazla kaldıklarında ölebilecekleri de söyleniyor ve bu görev sonucu ödül alacaklarını da bildiriyorlar. İşte bu sahnelerde de insan, kendini o çatıdaki askerlerin yerine koyamadan edemiyor...  İlk 3 bölümde felaketin etkilerini gördük, şimdiyse bu işin sorumlularını arıyoruz[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/82/82/chernobyl-4-bolumde-neler-oldu-inceleme-detaylar-780x439.jpg[/RESIM] Son olarak dizimiz, bu 4. bölümde artık işin sorumlularını aramaya başlıyor. Bu dev faciada kimlerin parmağı varsa bulunması için görgü şahitlerinin, yani en azından hayatta kalan şahitlerin bir bir kapısı çalınıyor ve bazı çarpıcı bilgilere ulaşılıyor. Meğer 10 yıl önce bir uyarı, en üst yetkililere iletilmiş fakat "imaj" meraklısı yetkililer bu uyarıyı hiç sallamamış. Bunun sonucunda da böyle bir facia ortaya çıkmış...  "Chernobyl 5. bölüm ne zaman?" diyecek olursanız da; Chernobyl dizisinin 5. bölümü, yani final bölümü 3 Haziran'ı, 4 Haziran'a bağlayan gece sabah 04:00'te HBO'da yayınlanacak.   Chernobyl, şimdiye kadarki her bölümüyle beni yakalamayı başardı. Zaten ilgimi çeken bir konu olan bu dev felaketi bir de bu şekilde bir dizi olarak izlemek bana büyük keyif verdi. Tabi bunun yanında da düşündürdü. Çünkü biz de şu an ülkemize bu santrallerden yapıyoruz. Ne kadar güvenli? Neler olabilir? Bu sorular beni ve milyonlarca insanı korkutuyor...   Film Tavsiyesi Seç! ►
11b
0
6 yıl
Sinemada Hüzün Dolu Gerçek Bir Hikaye Var: "Dumlupınar: Vatan Sağ Olsun" Filmi Geliyor!
Sinemada Hüzün Dolu Gerçek Bir Hikaye Var: "Dumlupınar: Vatan Sağ Olsun" Filmi Geliyor!
Ülkemiz, tarihinde çok fazla acı dolu olay yaşayan ve bu uğurda en çok kayıp veren ülkeler arasında. İşte tarihimizdeki en büyük acı olaylardan biri de, 67 yıl önce Çanakkale boğazında yaşanan Dumlupınar denizaltısı faciası... Çanakkale açıklarında, İsveç bandıralı bir şileple çarpışan denizaltımız batmış ve onlarca askerimiz bu kazada şehit olmuştu. İşte Dumlupınar: Vatan Sağolsun filmi de bu acı olayı sinemaya aktarıyor. Hadi gelin Dumlupınar: Vatan Sağolsun filmi detaylarına, konusuna, oyuncu kadrosuna ve hüzün dolu geçmişine birlikte bakalım.  "Konuşmayın, türkü söylemeyin ve sigara içmeyin..."[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/59/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM]Evet, kaza olduktan sonra denizaltındaki askerler yüzeye bir şamandra göndererek yukarıdakiler ile temas kurmayı başarabilmişlerdi. Hattın su üstündeki ucundan ise, oksijenlerini tüketmemeleri için aşağıdakilere şunlar söyleniyordu; "Konuşmayın, türkü söylemeyin ve bir müddet sigara içmeden bizden gelecek yönergeleri bekleyin".. Tabi bu uyarılar bir süre sonra durumun imkansızlığı netleşince anlamlarını değiştirecekti. Yine aynı telsizin ucundan aşağıdakilere, "Artık konuşabilirsiniz, türkü söyleyebilir ve cigara içebilirsiniz" dendiği an tüm Türkiye'de acı bir feryat kopmuştu. Orada, aşağıdaydılar fakat milyonlarca kişi onları kurtararamıyorduk. Ve öyle de oldu. Oracıkta şehit oldular, hem de öyle çaresizce... İşte Dumlupınar: Vatan Sağolsun filmi, o şehitlerimize, ailelerine ve tüm Türk milletine armağan edilen bir eser olmak için yola çıkıyor. Filmin teknik kısımları için, Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz'den danışmanlık alındı[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/66/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM]Dumlupınar: Vatan Sağolsun filmi, gerçek ve etkileyici bir olayı konu aldığı için filmin tüm detayları ile gerçeğe en yakın şekilde olması gerekliydi. Bu yüzden film boyunca, Türkiye'de "Deniz" deyince akla ilk gelen isim olan, hatta "Mavi Vatan" tanımının da isim babası olan Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, bu film için tüm bilgilerini paylaştı ve danışmanlık verdi.  Filmin yönetmen koltuğunda Ayla, Müslüm ve Sarıkamış Çocukları filminin de yönetmeni olan "Can Ulkay" var[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/35/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM]Filmin senaryosunu ise Mert Dikmen kaleme aldı.  Filmin oyuncu kadrosunda ise şu isimler bulunuyor; Farah Zeynep Abdullah[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/30/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Ali Atay[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/60/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Uğur Güneş[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/31/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] İsmail Hacıoğlu[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/43/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Murat Yıldırım[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/1/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Taner Ölmez[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/37/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Filmin müzikleri ise Muhteşem Yüzyıl ve Ayla gibi yapımlarda da imzası olan Fahir Atakoğlu'na emanet[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/12/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.png[/RESIM] Tüm çalışmalar sonucunda kurtarılamayan aziz şehitlerimizin anısına hazırlanan Dumlupınar: Vatan Sağ Olsun filmi 17 Ocak 2020'de sinemalarda olacak![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/40/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Dumlupınar: Vatan Sağ Olsun filminin yayınlanan ilk kısa fragmanını da aşağıdan izleyebilirsiniz[VIDEO]https://www.youtube.com/watch?v=qURELuI1i_M[/VIDEO] Dipnot: Mustafa Uslu, son zamanlarda, Türkiye seyircisinin nabzını tutmayı iyi başarıyor. Ayla, Müslüm, Naim ve şimdi de Dumlupınar: Vatan Sağolsun filminin yapımcılığını üstlenerek, birçok kişinin eleştirdiği fakat benim desteklediğim bir şeyi yapıyor. Ülkemizin tam da içinde barındırdığı, birçoğumuzun bildiği o konuların sinemaya taşınmasına destek oluyor. E dolayısıyla insanlar da bu harekete tepki veriyor ve sinemaya gidiyor. Bu durum bir "prim" bile olsa, bu sayede milyonlarca kişi gerçekten iyi filmler izliyor. Hatta hiç sinemanın yolunu bilmeyenler bile film izliyor, aileler sosyal hayata karışıyor. O yüzden filmde emeği geçenleri kutluyorum. Ha bir de unutmadan, aslında filmin adının doğru yazılışı "Dumlupınar: Vatan Sağ Olsun" fakat birçok resmi platformda "Sağolsun" şeklinde lanse edildiği için ben de ikisini birden kullanmak istedim.  Bu arada 2000 yılında gerçekten yaşanan bir patlama nedeniyle dibe çöken Rus denizaltısının içindeki askerleri konu alan bir Rus filmi tavsiyem de var, bu filmi de mutlaka izleyin derim; "Kursk"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/146/56/sinemada-huzun-dolu-gercek-bir-hikaye-var-dumlupinar-vatan-sag-olsun-filmi-geliyor-780x439.jpg[/RESIM] Filme Git ► ● Hemen aşağıdaki butona tıklayarak modunuza göre film tavsiyesi seçebilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
18b
0
5 yıl
NE İZLEDİK? Netflix İmzalı The Platform 2 Filmi İncelemesi!
NE İZLEDİK? Netflix İmzalı The Platform 2 Filmi İncelemesi!
Netflix'in The Platform filmi 2019'da çıkınca hemen izleyip, hatta size de şu içerikte heycanla tavsiye etmiştim... Yıllar içinde 150.000'e yakın okunan bu içerikten sonra geçtiğimiz günlerde The Platform 2 filmi de Netflix'te yayına girdi... E ben de hemen kolları sıvadım ve The Platform 2 incelemesi ile sizle bu serinin 2. filmi hakkında konuşalım istedim. "E 333. kat... Her katta 2 kişi desek... Ne yaptı... 666... Kesin bi gizli örgüt işi bu.." gibi sığ detaylara hiç girmeden önce bu yeni filmde dikkatimi çeken detaylardan, sonra da serinin bu 2. filmi ile ilgili kendi yorumumu sizle paylaşmak istiyorum... Tabi bu içerik spoiler içerecek... Yani filmi izledikten sonra buraya uğrayın derim... E hadi o zaman gelin başlayalım! ● Bu içeriğin tam halini YouTube kanalımızda da hazırladık![VIDEO]https://www.youtube.com/watch?v=TZrYyEqfmV8[/VIDEO] Bu aslında ilk film![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/348/33/ne-izledik-netflix-imzali-the-platform-2-filmi-incelemesi-780x439.png[/RESIM]Öncelikle kimseler söylemez ben söyleyeyim; Serinin bu 2. filmi, aslında ilk film... Durun hemen beyinler yanmasın :) Yani aslında izlediğimiz bu 2. film, ilk filmden 10 ay önceyi konu alıyor. İlk filmde gördüğümüz karakterleri bu filmde de gayet sağlıklı bi şekilde sapasağlam görünce siz de şaşırmışsınızdır... Heh işte bunun nedeni, bu filmin, ilk filmden önce olup bitenleri konu alması. Elinde bıçağıyla aklımızda kalan sempatik ama yer yer psikopata bağlayan amcamızın 1. filmde "10 kat değiştirdim, bi ara da 72. kattaydım" dediğini duymuştuk. Bu filmdeyse tam olarak bahsettiği 72. katta olduğunu görüyoruz, çünkü olayların öncesini izliyoruz. Kilit nokta 'çocuklar'...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/348/65/ne-izledik-netflix-imzali-the-platform-2-filmi-incelemesi-780x439.png[/RESIM]Serinin bu 2. filminde çocukların sisteme nasıl girdiğini de açık bi şekilde görme fırsatı buluyoruz. Filmin hem başında, hem de sonunda çocuklardan oluşan bir piramit görüyoruz. Bu piramitin üzerine çıkmayı başaran hırslı, güçlü çocuğun ise sisteme yerleştirildiğini izliyoruz. Kurulan bu sistemde 333. yani son kata her ay 1 çocuk bırakıldığını görüyoruz. Fakat bu kata yemek inmediği için de buradaki çocuklar hayatını kaybediyor. Olur da eğer bi çocuk kurtulursa, platform aracılığıyla en yukarıya gönderilmeli. Yani her 2 filmde de gördüğümüz en temel şey; tüm bu sistemde mesaj her zaman 'çocuk' oluyor... Çünkü sistemin kurucularına "Bakın biz birlik içinde yaşamayı öğrendik. Herkes kendi payını yedi ve 1 çocuğu hayatta tutmayı başardık" demenin en iyi yolu bu...  Bu düzenin amacı ne?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/348/51/ne-izledik-netflix-imzali-the-platform-2-filmi-incelemesi-780x439.png[/RESIM]Peki neden bunu yapsınlar? Yani neden bunu kanıtlamaya çalışsınlar? İşte şimdi de o can alıcı teorime gelelim... İlk filmde gördüğümüz, karşılaştığımız, zekice hazırlanmış olan bu platformun uzayda bi yerlerde inşa edilmiş olduğunu düşünüyordum ki bu 2. filmde de yerçekimsiz ortamı görünce adeta gözlerimin içi parladı... Filmin son sahnelerinde, platformu aylık temizlemeye gelen ekibin yerçekimsiz ortamda hareket ettiklerini görüyoruz. Çünkü bu platform 'bence' uzayda. insanlığı yeni bi gezegene, yeni bi topluma hazırlıyor. Hazırlanmış olan bu sistem adeta dünyanın minyatür hali. Sistem, insanoğlunun paylaşmayı öğrenmesini ve birlik içinde en yeni nesli, yani çocukları hayatta tutup büyütebilmesini simule ediyor. Deney ortamında bir topluluk eğitilmeye çalışılıyor... Yani zekice kurulan bu dikey sistemin, aslında yeni bir düzene geçme yolundaki insanoğlunun hazırlanması aşaması olduğunu düşünüyorum... Bu konudaki yorumunuzu da aşağıya mutlaka bekliyorum tabi. Pekiiii en diptekiler kim?...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/348/36/ne-izledik-netflix-imzali-the-platform-2-filmi-incelemesi-780x439.png[/RESIM]Onlar bu sistemdeki iyi insanlar... Nasıl mı? Açıklayayım... Bu sistemdeki iyiler, en aşağıya kadar inip 333. kattaki çocuğu da alıp dibe inip çocuğu en yukarıya sağ salim ulaştırma derdinde. Zaten en dipteki insanların da azla yetinmeyi bilen iyi insanlar olduğunu görüyoruz. Canlı bir insan aşağıya indiğinde yemiyor, fakat ölü bir beden ya da yiyecek geldiğinde kapışıp karınlarını doyuruyorlar. Çünkü onların her biri de çocuğu, yani yeni nesli bu cehennemden kurtarıp yukarıya gönderebilmek için en dibe kadar inmeyi göze alan iyi insanlar. Adalet kör![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/348/29/ne-izledik-netflix-imzali-the-platform-2-filmi-incelemesi-780x439.png[/RESIM]Adaleti sağlıyorum diyen kişinin tüm dünyadaki adalet heykellerinde de olduğu gibi gözlerinin bağlı olması, hatta gözlerinin olmaması, adaleti sağlarken kimsenin cinsiyetine, dış görünüşüne, parasına puluna bakmayacağı anlamı taşıması da güzel detaydı... Tabi yozlaşan adaletin er geç adaleti sağlamaya çalışan kişiye de lazım olacağını göstermesi sahnesi de... Sonuçta adalet, herkese lazım. - Ve geldik "Ee Kaan sen ne düşünüyosun?" sorusuna..Elinde karyoladan kırdığı demirle üzerime koşanlar olacaktır fakat ben serinin bu 2. filminin çok da kötü olmadığını düşününlerdenim… Durun durun vurmayın... açıklayayım... Bu filmde de şahane oyunculuklar görüyoruz. Vahşet sahneleri gerçekten içimi cız ettirdi ki bu da başarılı olduğunun göstergesi.. E metaforlar desen yine her yerde... Bu filmin beğenilmemesinin en büyük nedeni, bu fikri daha önce zaten izlemiş olduğumuz düşüncesinden geliyor. Yani Cem Yılmaz örneği gibi. Cem Yılmaz her işinde yine kendiyle yarışmak zorunda ve imza attığı her işte yine en büyük rakibi kendisi oluyor... İşte bu film de bu talihsizliği yaşıyor çünkü seri filmler her zaman ilk filmiyle yarışmak zorunda... Bi düşünün. 2. filmi ilk filminden iyi olan çok seri bulamadığınızı fark edeceksiniz... Burda da onu yaşıyoruz. - Çünkü fikir inanılmaz. Dünyayı, inanç sistemini, ülkeleri, insanoğlunun içinde çırpınıp durduğu ve bir gün mutlaka patlayacak olan o bozuk sistemi bu şekilde bir platform ile anlatma fikri gerçekten çok başarılıydı. Belki de çok sıkılıp, daraldığımız pandemi günlerinin başında izlediğimiz için bizi bu kadar etkiledi ilk film fakat bu, filmin merkez aldığı çılgın fikrin nefis olma gerçeğini değiştirmiyor... Yani ilk film bize yeni bi fikir sunuyordu. Dikey bi yapı, en üstte yemek çok yenirse aşağıdakilere kalmıyor. Her ay düzen sıfırlanıp en altta açlık çekenler en üste, en üstte aşağıdakileri düşünmeden ziyafet çekenlerse en aşağıda sefaletin içine düşüyordu. Bu filmdeyse yeni çok az şey görüyoruz. İşte beğenilmemesinin en büyük nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. - Her ay düzenli ödeme yaptığım bir platformun, verdiğim parayı böyle yapımlara harcaması açıkçası beni mutlu ediyor. Yıllardır anlatıyorum, İspanyollar sadece senaryo üzerine kafa yorup iyi oyunculuklarla müthiş işler ortaya çıkarıyor. Yine yıllardır yılmadan, usanmadan tavsiye ettiğim şu filmlere bi bakın. Hepsi de senaryosuna büyük emek verilen, adeta örümcek ağı gibi ince ince örülen nefis işler. Bu yüzden her ne kadar ilk filmden sonra bize beklediğimiz kadar yeni bi şeylerle gelmese de, birkaç yerde ipin ucunu kaçırıp "Ne izliyorum yahu.." diye şöyle bi sorgulatsa da ben serinin bu 2. filminin de çok kötü olmadığını düşünenlerdenim. İspanyol imzası olan çok kötü film dizi izleyemezsiniz. Genel sektöre bakıldığında kolayca fark edilebilir ki bu yapım da senaryo ve detay açısından buram buram emek kokuyor. Ha keşke elle tutulur birkaç somut sürpriz verseydi bize de birkaç kez şöyle "Vay be" deyip şaşırsaydık. Fakat konu aynı, ilk filmde verilen mesajlar bu filmde de hemen hemen aynı, hatta sistem aynı.. Fakat başta da bahsettiğim uzay teorimin bu 2. filmde ayakları yere daha sağlam bastığı için mutluyum. Ben bu filmden sadece bunu cebime koyarak çıktım.. Bakalım sizde durum nasıl... [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
57b
0
1 yıl
Christopher Nolan'ın 'Noluyo Lan?' Dedirten Beyin Yakan Filmi; "Tenet" | İnceleme
Christopher Nolan'ın 'Noluyo Lan?' Dedirten Beyin Yakan Filmi; "Tenet" | İnceleme
Uzun zamandır Beynimi Yaksın kategorime bir film ekleyememenin üzüntüsü içindeydim. Fakat Nolan imzalı "Tenet", bu sorunumu çözdü ve beyin yakan filmler listelerimde şimdiden yerini almayı başardı. Her yerde "Tenet filmi konusunu anlayan var mı?" şeklinde sorular görüp, "Tenet filmi inceleme" başlığı adı altında aşırı karışık, yazanın bile anlamadan yazdığı analizler görünce kolları sıvadım ve size kısa ve öz cümleler ile Tenet filmi incelemesi hazırlamak istedim.  Beyin Yakan Film Tavsiyeleri! ► Hadi gelin şimdi son zamanların en karışık, en kafa yoran, en beyin yakan filmi Tenet'in konusuna, anlatmak istediğine bir bakalım ve kafanızda bazı taşların yerine oturmasını sağlayalım... Hadi!  Öncelikle Tenet filminin konusuna şöyle bir bakalım[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/10/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Filmin karışık konusunu en basite indirgersek ortaya; Dünyayı büyük bir tehlikeden kurtarmaya çalışan bir organizasyon ve bir kahraman çıkıyor. Casusumuz kendisine yardım edenlerle de birlikte kötü adamı durdurmaya ve dünyayı kurtarmaya çalışıyor. Tabi olay bu kadar basit ilerlemiyor ve zamanın hem ileriye hem de geriye akması gibi birçok beyin yakan detay da olaya dahil oluyor.  Bundan sonrası SPOİLER, izledikten sonra kafanızdaki soru işaretlerini biraz olsun gidermek için buraya uğrayın...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/68/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM] Kemerlerinizi bağlayın, Christopher Nolan'ın dünyasına doğru yola çıkıyoruz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/71/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Nolan bu filmin temel aldığı "ters yöne akan zaman" fikrini 20 yıldır düşünüyormuş. Bunu Tenet'in senaryosuna dönüştürmesi de 4-5 yılını almış. E hal böyle olunca, ortaya da bu içinden çıkılamayacak gibi görünen, beyin yakan film çıkıyor.  Her şey insanoğlunun dünyayı tüketmesiyle başlıyor...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/8/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Gelecekteki insanlar, bitip tükenmek üzere olan dünyayı kurtarmak için hiçbir şey yapamayınca (Interstellar filmindeki dünyayı kurtaramayınca uzayda yeni arayışlara girmek gibi düşünebilirsiniz) zamanı geri almayı keşfetmişler. Dikkat edin zamanda geriye gitmek değil, zamanı geriye almak diyorum. Yani zamanı geriye alarak, dünyayı hiç kirlenmemiş, tüketilmemiş, el değmemiş haline getirmek istiyorlar. Bunu da zamanı geriye alarak gittikleri yerlere "evriltilmiş" denen, ters yöne hareket eden şeyleri bırakıyorlar ki onlarla karşılaşan kişiler bunların gelecekten geldiğini düşünüp mümkün olduğunu anlayabilsin. Filmimizin kahramanı laboratuvarda evriltilmiş kurşun ile ilk tanıştığında bilim kadınının ona "Bunları kimin yaptığını bilmiyoruz, bize gelecekten gönderiliyor" dediğini hatırlayın.  Peki kötü adamımız Sator bu olayın neresinde?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/73/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Yukarıda bahsettiğim ve sonu gelen dünyada yaşamaya çalışan gelecekteki kişiler gönderdikleri mesajla zaman makinesi yaratılması görevini Sator'a veriyorlar. Filmde Sator'un Plütonyum ararken bulduğu mesajı hatırlayın. Yani aslında o günkü nesil de hayatta kalmaya çalışıyor, zamanı geriye almaya çalışan gelecek nesil de. İşte filmde de tam olarak bunu konu alan bir diyalog geçiyor. İsmi söylenmeyen başrolümüz "Herkes kendi nesli için mücade verir" diyor, Sator da cevap olarak şunu söylüyor; "Onlar da tam olarak bunu yapıyor..." yani buradan da anlayacağınız gibi aslında filmde kötü bir taraf yok. Herkes kendi dünyasını kurtarma peşinde fakat Sator, gelecektekilerin adamı konumundan dünyanın sonunu getiren hem de kafasına göre istediği zaman getirebilen bir adama dönüşünce kötü taraf ortaya çıkmış oluyor.  Geçmişe gidip dedenizi öldürseniz anne-babanız ve dolayısıyla siz de hiç doğmamış olursunuz, peki o zaman dedenizi kim öldürdü?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/67/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]İşte film "Büyükbaba Paradoksu" olarak bilinen bu meşhur paradoksa da değiniyor. Aslında tüm film bu mantığın üzerine kurulu bile diyebiliriz. Hatta filmde bu paradoks sonrasında gelecektekilerin dünyayı kurtarma planı için "E bizi yok ederlerse onlar da yok olmaz mı?" diye soruluyor, Neil karakteri ise "Yok o işler pek öyle değil" gibi bir cevap veriyor.  Gelelim benim düşüncelerime...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/35/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Aslında hep düşündüğüm bir konuydu bu; Her insanın 3 farklı boyutu olabilir mi? Biri geçmişteki ben, diğeri şu an bunları size yazan ben ve gelecekteki ben... İşte bu filmde biraz olsun bu müthiş ve bir o kadar da uçuk fikri somut bir şekilde görme fırsatı buldum.  • Filmin en başında opera binasında Neil'ın, başrolümüzü kurtarma olayı güzeldi. Tabi çantasından sarkan kırmızı ip sayesinde bunu çok sonra anlasak da, meğer daha ilk 5 dakikada filmin çok sonralarına şahit olmuşuz. Bu gerçekten müthişti.  • Sator'un eşi Kat, "Tekneden suya atlayan bir kadın gördüm, özgürlüğünü kıskandım" diyordu fakat filmin 2. yarısında o kadının kendisi olduğunu öğrendik. Bu da çok beyin açıcı bir ayrıntıydı.  • Neil, adamımızın görev başında alkol almadığını bilerek ona diyet kola söylüyordu, çünkü Neil gelecekten geriye doğru geliyor, başrolümüz ise ileriye gidiyordu. Yani Neil, adamımızla yıllardır tanışıyordu hatta bir yerde de başrolümüze "Beni sen işe aldın" diyor. Bu da her şeyi açıklıyor.  • Son saldırı sahnesinde helikopterlerin geriye gidip, takımlardan birinin geriye diğerinin ise ileriye hareket etmesi müthiş, binanın patlama sahnesi ise olağanüstüydü diyebilirim. O sahneyi izledikten sonra işte sinema böyle olmalı diye iç geçirdiğimi bile söyleyebilirim...  • Anında geriye ışınlanmak ve laps! diye her şeyi sıfırlamaktansa yavaş yavaş geriye sarma fikri acayip hoşuma gitti. Bu çılgın fikri, silaha geri giren kurşunları, teybin geriye sarılması gibi terse dönen detayları nasıl daha önce böylesine net izlememişiz ki? Her şeyi geçseniz bile sadece bu çılgın fikri için bu film defalarca izlenir.  • En çılgın fikrimi en sona bıraktım; Sator, gelecekteki başrolümüz için çalışıyor olabilir. Adamımız ileriye gidiyor neticede, henüz ileride neler olduğunu, olacağını bilmiyor Neil gibi. Hatta filmin tam ortalarında Sator başrolümüzü kendisini izlerken yakalatıyor ve başrolümüze Tenet ekibinin kendi aralarında dostu düşmanı ayırmak için kullandığı "Alacakaranlık bir dünyada yaşıyoruz" cümlesini söylüyor, onu zarflıyor fakat adamımız "O da ne? (Şair) Whitman'dan bir dize mi?" diye cevap veriyor. Aslında burada o cümleye cevaben "Gün batarken dostun yoktur" demesi gerekiyordu... Yani benimki nacizane bir fikir tabi.  Bu arada filmin ismi, hatta Sator ve Opera kelimeleri bile öylesine seçilmiş şeyler değil![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/11/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Gördüğünüz bu şey Latin Palindromu veya Sator Kareleri olarak geçiyor. Özelliği ise hem sağdan sola, hem soldan sağa, hem yukarıdan aşağıya, hem de aşağıdan yukarıya okunabiliyor olması. Hepsinde aynı kelimeler çıkıyor. İşte çılgın adamımız Nolan da filmin konusuyla da uyumlu olduğu için filmin adını ve içindeki konu ile isimleri böyle yerlerden ilham alarak kullanmış, bunu da görün istedim.   SONUÇ: Bence film gerçekten ince elenip sık dokulmuş başarılı bir yapım. Nolan zaten hem filmden önce, hem de filmde bolca "Çok takılma, hisset" gibi şeyler söylüyor izleyiciye. Karakterlerin arka planlarına bakma diyor yani, kim kimdir, duyguları var mıdır, aşık olur mu, nereden geldi nereye gidiyor oralara pek takılma, büyük resmi gör... Şaka bir yana film gerçekten 2-3 kez izlemeyi hak ediyor. Bazı filmler gerçekten hazmedilmesi için hakkında bir şeyler okunması gereken filmler oluyor ve bence bu film de onlardan biri... Umarım buraya kadar okumuş ve kafanızdaki bazı soru işaretlerini kaldırmışsınızdır.  - - - - -  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
27b
2
5 yıl

kaanintavsiyesi.com
Samimi Film Tavsiye Platformu
Hayat, kötü filmler izlemek
için çok kısa.