Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

20 Eylül 2019
13b
1 Yorum
Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Sizlere daha önceleri burada "Instagram Kullanmayan Yabancı Ünlüler" konulu bir içerik hazırlamıştım. Ona da hemen buraya tıklayarak göz atabilirsiniz. Bugün ise ülkemizdeki ünlü oyuncuların Instagram hesaplarında kaç takipçileri olduğuna şöyle bir bakayım dedim ve sonuçlar beni oldukça şaşırttı. Günümüzde Instagram, para kazanma konusu ile direkt olarak bağlantılı. Artık birçok ajans, dizi veya filmi için seçeceği oyuncusunun sosyal medyada ne kadar aktif olup olmadığına bakıyor. Instagram'da 200 bin takipçi üzerinde olan hesaplar, aldıkları reklamlar ile geçimlerini sağlayabiliyorlar. Varın milyonlara ulaşan ünlülerin sadece Instagram'dan elde ettikleri kazancı siz düşünün...

Hadi gelin şimdi ünlü Türk oyuncuların Instagram'daki takipçi sayıları nelermiş, en düşükten başlayarak birlikte görelim!

(Bu verilerin tamamı 20.09.2019 tarihine göre hazırlanmıştır, takipçi sayıları yükselmiş olabilir)

Listemdeki en düşük takipçisi olan ünlü oyuncumuz 408 bin takipçi ile "Yılmaz Erdoğan" oluyor

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Halit Ergenç - 730 Bin

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Farah Zeynep Abdullah - 877 Bin

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Ozan Güven - 1 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Mert Fırat - 1 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

İrem Sak - 1,4 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Ahmet Kural - 1,4 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Ata Demirer - 1,4 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Karlı Fırtınalı Kış Filmi Tavsiyeleri İçin Tıklayın ►

Gökçe Bahadır - 1,5 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Engin Altan Düzyatan - 1,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Tolgahan Sayışman - 1,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Nurgül Yeşilçay - 2,2 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Buğra Gülsoy - 2,2 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Leyla Lydia Tuğutlu - 2,2 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Kıvanç Tatlıtuğ - 2,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Murat Yıldırım - 2,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Serkan Çayoğlu - 3,3 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Tuba Büyüküstün - 3,5 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Burcunuza Göre Film Tavsiyesi İçin Tıklayın ►

Beren Saat - 4,1 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Çağatay Ulusoy - 4,1 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Cem Yılmaz - 4,4 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Hazal Kaya - 4,5 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Ezgi Mola - 4,6 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Aras Bulut İynemli - 5,1 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

En İyi Netflix Bilim Kurgu Filmi Tavsiyeleri İçin Tıklayın ►

Neslihan Atagül - 8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Serenay Sarıkaya - 8,4 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Fahriye Evcen - 8,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Hande Erçel - 10,8 Milyon

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Ve zirvede 13,4 Milyon takipçisi ile Burak Özçivit yer alıyor

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Bu arada modunuza göre film tavsiyesi seçmek için de hemen aşağıdaki butona tıklayabilirsiniz!

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

Modunu Seç ►

Düşükten Yükseğe: Ünlü Türk Oyuncularımızın Instagram'daki Takipçi Sayıları Ne Kadar?

listesine yorum yap!
Aslı B.
Aslı B.
20 Şubat 2024
Usta Yorumcu
Bıraksınlar bu işleri. Hep kadın olanların takipçileri çok her yerini açıp sergileyip paylaşım yaparsa tabi çok olur. Et görmekten midem bulanıyor artık. Takipçileri batsın bunların.
instagramda en çok takipçisi olan türk ünlüler 2019instagramda en çok takipçisi olan türk ünlülertürk ünlülerin takipçi sayılarıünlülerin takipçi sayılarıtürk ünlülerin instagram hesapları
EN AKTİF ÜYELER
DEPREM Konulu, Gözden Kaçırılan Bir Türk Filmi: Küçük Kıyamet!
DEPREM Konulu, Gözden Kaçırılan Bir Türk Filmi: Küçük Kıyamet!
Takvimler 6 Şubat 2023, saatlerse 4:17'yi gösterdiğinde Türkiye önce Gaziantep, sonra da Kahraman Maraş merkezli 2 büyük depremle sarsıldı. 12 bin bina yıkıldı, son açıklanan verilere göre 39 bin 672 insan hayatını kaybetti. 100 binden fazla insan yaralandı ve 10 milyondan fazla kişi bu depremden direkt olarak etkilendi. 80 farklı ülke, toplamda 10 bin kişiden oluşan profesyonel arama kurtarma ekipleri gönderdi ve Gaziantep'teki ilk deprem, 2010 yılında Haiti'de yaşanan depremden sonra dünyanın en ölümcül depremi olarak tarihe geçti...  19 İyi Netflix Filmi! ►  Yıllardır ne zaman içinde 'deprem' geçen bi son dakika haberi duysam, "Sallandık mı?" diye soran birinin tweetini okusam, depremden bahsedilen bi ortamda bulunsam ya da kendimi avizeye bakarken yakalasam aklıma gelen tek film olan Küçük Kıyamet'ten size bahsetmek istedim. Biliyorum pek çok kişi bu filmi bi şekilde gözden kaçırdı ve kaçırıyor, fakat 2006 yılında vizyona giren bu Türk filmi, ilk izlediğim günden beri benim aklımdan hiç çıkmadan öylece bi köşede duruyor. Film depremin çaresizliğini, ölümün her an yanıbaşımızda oluşunu, yaşanan psikolojiyi öyle ürpertici bi şekilde işliyor ki, sonuna kadar izleyip bitiren her kişinin ruhunu tıpkı bi enkaz altındaymış gibi sıkmayı, darlamayı ve boğmayı başarıyor. ● Benzer konuda YouTube kanalımızda da bir içerik hazırladık![VIDEO]https://www.youtube.com/watch?v=4xmSrGAaNiE[/VIDEO] Hadi gelin size bir deprem filmi olan Küçük Kıyamet'in konusundan bahsedeyim...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/318/22/deprem-konulu-bu-turk-filmini-bircok-kisi-gozden-kaciriyor-kucuk-kiyamet-780x439.png[/RESIM]Filmimiz, annesini yıllar önce depremde kaybeden acılı bi kadının ve çekirdek ailesinin yaşadıklarını konu alıyor. Yaşanan acıların üzerine bir de "Büyük İstanbul Depremi" konusu da daha fazla konuşulmaya başlanınca ailemiz biraz rahatlamak için internetten Fethiye'de bir ev kiralıyor. Yola çıkmadan 1 gece önce birlikte bir akşam yemeği yiyip yatıyorlar. Fakat yaşanan kısa süreli bir deprem, aileyi uyandırıyor ve onlar da bir an evvel İstanbul'dan uzaklaşmak için yola çıkıyor. Fethiye'de tuttukları villaya vardıklarındaysa onları bir bekçi karşılıyor. Aileye evi gezdiren bekçi, fazla rahat tavırlarıyla huzuru biraz bozsa da, aile, dağ başındaki bu evin eşyalarını, havuzunu ve bahçesini görünce fazlasıyla beğeniyor. Fakat evin karşısındaki bir mezarlık onları biraz huzursuz ediyor. Yine de geldikleri yeri düşünüp bu soruna pek takılmadan hemen eve yerleşiyorlar. Ailemizin annesi, depremin üzerinde bıraktığı travma ve annesini de kaybetmiş olmanın acısıyla çeşitli kabuslar ve sanrılar görmeye başlıyor. Ailemizin babasıysa bu durumu, eşinini yaşadığı sorunlara bağlıyor. Fakat aile, yavaş yavaş bulundukları bu evin etrafında bazı gariplikler olduğunu da fark edince işler biraz değişiyor ve o andan itibaren film, temposunu birkaç tık arttırmaya başlıyor. Bence Türkiye'nin en iyi Psikolojik-Korku filmlerinden biri bu![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/318/80/deprem-konulu-bu-turk-filmini-bircok-kisi-gozden-kaciriyor-kucuk-kiyamet-780x439.png[/RESIM]Öncelikle pek iyi oyunculukların olmadığı, ilk yarısına kadar elle tutulur bir şey vaat etmeyen ve ilk bakışta zaman ayırmaya değmeyecek bir film izlenimi veren bu yapım, benim için Türk sinema sektöründe iz bırakan yapımlardan biri. Yönetmenliğini Taylan Biraderler'in yaptığı bu film "Psikolojik Korku" türünde bence ülkemizde yapılmış en iyi filmlerden biri. Film, ikinci yarısında izleyiciyi ürpertmeyi ve düşündürmeyi kesinlikle başarıyor. Fakat bu filme başladıysanız bitirmelisiniz. Çünkü film, ilmek ilmek işlediği tüm detayları size sonunda bir bir gösteriyor. Yani sonuna kadar izleyenlere ödülünü vermeyi ihmal etmiyor. İçeriğin bundan sonrası, filmi izlemeyenler için SPOİLER içeriyor, bu yüzden filmi izledikten sonra göz atın derim...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/318/60/deprem-konulu-bu-turk-filmini-bircok-kisi-gozden-kaciriyor-kucuk-kiyamet-780x439.png[/RESIM] ● Öncelikle filmde de gördüğünüz gibi izlediğimiz her şey, enkazda kalan bir depremzedenin zihninin içinde yaşananlardan ibaret. ● Başrolümüzün Fethiye'deki sahnelerde kana kana su içtiğini görürüz. Bu onun enkaz altında kalan ve susayan biri olduğunu bize gösteriyor. ● Ailemizin gittiği Fethiye'deki ev, tüm kutsal dinlerde bahsedilen ve ölen veya 'koma' diye tabir edilen ölmek üzere olan insanların bulunduğuna inanılan ARAF'ı temsil ediyor.  ● Tüm saatleri 1:19'da durmuş olarak görüyoruz. Bu bize, enkaz altındaki kadının depremden önce son gördüğü saati gösteriyor. Fethiye'de, yani araf'ta zaman akmıyor. ● Anladığınız üzere ailemizi karşılayan Bekçi, Azrail ve bu kişinin ağzından düşürmediği "Ev sahibi" de Allah/Tanrı olarak betimlenmiş. ● Kahvede gördüğümüz kişi, başrolümüzün depremden önce TV'de gördüğü kişiydi.  ● Ailenin depremden önce yediği yemek ile, Fethiye'de yedikleri yemeğin aynı olduğunu görüyoruz. İşte film bize burada aslında bu dünyanın bir bilinçaltında geçtiğini söylüyor. Başrolümüz hayalinde, depremden önce yediği ve hatırladığı son yemeği kullanıyor.  ● Ailemizin babası Zeki kahvede yol tarifi sorar, kahveci "Bura yolun sonunda..." diyerek onu yine bulunduğu yere gönderir. Adam "Buralar çok tenha? Neden böyle?" deyince de aynı kahveci "Buranın insanı böyle, bi gün var bi gün yok. zaten ne ki abi? Bi gök var bi de yer, biz de arada. Korkuyon mu sen? Korkma..." diyerek Araf'taki insanları betimler.  ● Başrolümüzün Fethiye'de yani Araf'ta gördüğü TSUNAMİ ise deprem anında devrilen Akvaryum'un bilinçaltına yansımasıydı. ● Başrolümüz, kardeşinin açmış olduğu Küçük Kıyamet sergisi kitapçığındaki görselleri depremden önce gördüğü için Araf'ta kaldığı zaman diliminde bilinçaltı bu görselleri işliyor. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
14b
3
2 yıl
Efsane Rolleri Reddeden 8 Efsane Oyuncu!
Efsane Rolleri Reddeden 8 Efsane Oyuncu!
Yıllardan beri pek çok iyi film izledik. Pek çoğunun bazı sahneleri, hatta o sahnelerde başrollerin söylediği replikler hala aklımızda. Fakat o iyi filmler için, yönetmenlerin ilk tercihleri gerçekten o başroller miydi? Ben söyleyeyim; "Hayır"... Çünkü "kült" olarak nitelendirdiğimiz pek çok filmin başrolünü oynama teklifi önce başka oyunculara götürülmüştü... İşte ben de o efsane rolleri reddeden oyuncuları şöyle bir araştırdım ve çok ilginç bilgiler buldum. Hadi gelin onlara birlikte bakalım ve birlikte şaşıralım!  1. Efsane rolleri reddeden oyuncular listemizin ilk sırasında "Matt Damon" yer alıyor. Kendisi "Avatar" ve "The Dark Knight" filmlerinden gelen teklifleri reddetti. [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/87/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Matt Damon, IMDB'den çok iyi bir puan alan "The Bourne Ultimatum" ve "Invictus" filmleri için, tarihin en çok hasılat yapan 2 filmini reddetmek zorunda kaldı. Efsane oyuncuya Avatar filminde başrol, The Dark Knight filminde ise Harvey Dent karakterini oynama teklifi götürülmesine rağmen 2 teklifi de reddetti çünkü diğer filmlerde oynamayı tercih etti.  Matt Damon Filmleri ► 2. Will Smith  ise "The Matrix" filmindeki "Neo" karakterini reddetti![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/85/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Sinema tarihinin en ünlü filmleri arasında yer alan "The Matrix" filmindeki ünlü "Neo" karakteri önce Will Smith'e teklif edildi, fakat Will Smith reddedince teklifi Keanu Reeves kabul etti ve Neo karakterine o hayat verdi. Yıllar sonra Will Smith bu film için "Ben olsam batırırdım Keanu Reeves çok iyi iş çıkardı" dedi.  Will Smith Filmleri ► 3. "Jack Nicholson", The Godfather filmi teklifini reddetti[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/15/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Efsane "Baba" filmindeki Michael Corleone karakterini oynama teklifi önce Al Pacino'ya değil, Jack Nicholson'a götürüldü. Fakat Jack Nicholson, "Sinemada Hintlileri Hintliler, İtalyanları da İtalyanlar oynamalı" diyerek bu teklifi geri çevirdi.  4. Denzel Washington, "Se7en" filmindeki David Mills karakterini oynama teklifini reddetti[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/21/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Hiç şüphesiz Se7en filmi, Brad Pitt'i çok yukarılara taşıyan bir filmdi. Filmdeki David Mills karakteri ise Denzel Washington'a teklif edilmiş fakat ünlü oyuncu bu filmi "Çok karanlık" bulduğu gerekçesi ile reddetmişti. Brad Pitt ise teklifi kabul etti ve şahane bir oyunculuk çıkardı.  Denzel Washington Filmleri ► Brad Pitt Filmleri ► 5. Sean Connery, Yüzüklerin Efendisi ve The Matrix filmlerini reddetti![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/77/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Efsane aktör Sean Connery,  ünlü film serisi "The Lord of the Rings" kadrosundaki Gandalf'ı oynamayı reddetti. Yine farklı bir zamanda The Matrix filmindeki Morpheus karakteri teklifi de usta aktöre götürülmüş fakat usta oyuncu bu teklifi de geri çevirmişti.  6. Kevin Costner, sinema tarihinin en ünlü filminde başrolü oynamayı reddetti![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/47/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] 90'lı yıllarda sinemanın en ünlü aktörleri arasında olan Kevin Costner, sinemanın en ünlü filmi olan The Shawshank Redemption, yani Esaretin Bedeli filmindeki başrolü oynama teklifini reddetti. Yıllar sonra bunun için pişman olduğunu da dile getirdi.  7. Sylvester Stallone, Terminatör filminin başrolü olmayı reddetti[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/20/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] James Cameron, ünlü Terminatör filmi için önce Sylvester Stallone'u düşünmüştü fakat ünlü oyuncu teklifi reddetti. Bunun sonucunda teklifi Arnold Schwarzenegger kabul etti ve filmden sonra Stallone Arnold Schwarzenegger için "O bu rol için doğmuş" dedi.  8. Ve son olarak Leonardo DiCaprio, 90'lı yılların en iyi filmlerinden Boogie Nights kadrosunda oynama teklifini reddetti...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/66/62/efsane-rolleri-reddeden-8-efsane-oyuncu-780x439.jpg[/RESIM] Titanik gibi dünyaca bilinen bir filmde oynadıktan sonra aradığı projeyi tam bulamayan DiCaprio, Boogie Nights filminin başrolünde oynama teklifini geri çevirdi. Sonraları ise bu rolü Mark Wahlberg kaptı ve ortaya şahane bir film çıkmış oldu. DiCaprio ise sonraları verdiği röportajlarda "Keşke Boogie Nights filminde ben de olsaydım, o gün bu potansiyeli göremediğim için çok üzgünüm" demişti.  Leonardo DiCaprio Filmleri ► Görüldüğü gibi izlediğimiz pek çok ünlü film, bildiğimiz ünlü oyunculardan önce başka oyunculara teklif edilmiş fakat her biri de çeşitli nedenlerden dolayı bu büyük filmleri reddetmiş. Şimdilerde çoğu pişman olan bu ünlü oyuncuların yerinde siz olsaydınız neler düşünürdünüz? Hepsi tamam da Kevin Costner nasıl olur da Esaretin Bedeli gibi bir filmde oynama şansını elinin tersiyle iter, işte bu beni fazlasıyla şaşırttı... E ne diyelim.  Moduna Göre Film Önerisi Seç! ►  
14b
1
6 yıl
Into the Night Dizisi ile Tekrar Alkış Alan Gizemli Türk Oyuncu: "Mehmet Kurtuluş"
Into the Night Dizisi ile Tekrar Alkış Alan Gizemli Türk Oyuncu: "Mehmet Kurtuluş"
Bugün burada sizlere her zamanki gibi bir film ya da dizi tavsiyesi vermeyeceğim. Bugün sizlere, dün yayınlanan Netflix imzalı "Into the Night" dizisi kadrosunda gözüme çarpan Türk oyuncu Mehmet Kurtuluş'u anlatmaya geldim. Aslında daha önce de pek çok farklı yapımda dikkatimi çekmişti fakat az önce bitirdiğim dizide de oyunculuğunun kalitesini tekrar görünce kendisini pek tanımadığımı fark ettim. İşte tam da bu yüzden "Mehmet Kurtuluş kimdir?", "Mehmet Kurtuluş'un oynadığı filmler" gibi pek çok arama yaparak kendisini şöyle bir araştırdım.  Beyin Yakan Film Tavsiyeleri İçin Tıkla! ► Hadi gelin şimdi sizle bu gizemli mi gizemli, sert mi sert, başarılı mı başarılı Türk oyuncuyu, araştırıp öğrendiğim kadarıyla tanıştırayım... E hadi!  Netflix'ten Hollywood'a, her yerde karşımıza çıkan bu ürkütücü yüz "Mehmet Kurtuluş" kim?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/188/47/into-the-night-dizisi-ile-tekrar-alkis-alan-gizemli-turk-oyuncu-mehmet-kurtulus-780x439.png[/RESIM]Ünlü oyuncu, 27 Nisan 1972'de Uşak'ta doğmuş. Fakat ailesinin iş için Almanya'ya göçmesi nedeniyle 1 buçuk yaşında düşmüş Almanya yollarına. Lise yıllarında tiyatro ile tanışmasıyla hayatı tam anlamıyla değişmiş ve önüne farklı kapılar açılmış. 2000'li yıllarda ise yönetmen "Fatih Akın" ile tanışmasıyla kendini birden sinemanın tam da göbeğinde buluvermiş.  Yaşı 48, boyu 1,82 olan oyuncunun, 2 Mayıs 2020 tarihi itibariyle de Instagram'da 55 Bin takipçisi bulunuyor. Tam tarih veriyorum ki bu içeriği yıllar sonra bile okuduğunuzda hemen buraya tıklayarak oyuncunun Instagram hesabına göz atın ve takipçi sayısı ne alemde, değişimi görebilin. Çünkü ben bu ismi, daha çok başarılı projelerde göreceğimizi düşünüyor ve gönülden istiyorum.   Bu beni çok şaşırttı, siz de şaşırın; Kendisi, Christian Bale'in başrolünde olduğu 2002 yapımı nefis bilim kurgu filmi Equilibrium'da bile oynamış![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/188/65/into-the-night-dizisi-ile-tekrar-alkis-alan-gizemli-turk-oyuncu-mehmet-kurtulus-780x439.png[/RESIM]Mehmet Kurtuluş, kendine özgü atmosferi olan filmler arasında en sevdiklerimden biri olan ve epey önce bu platformda sizlere de tavsiye ettiğim bu nefis bilim kurgu filminin kadrosunda yer almayı bile başarmış! Her ne kadar birkaç dakikalık bir rol olsa da, filmde Christian Bale'in evinde yapılan aramayı yöneten kişi olarak karşımıza çıkıyor Kurtuluş. Bu çok kısa rolü sayesinde, şimdi Equilibrium filmi oyuncu kadrosunda bir Türk'ün ismi de yer alıyor.  Equilibrium Filmine Git ► Hakan Muhafız dizisinde, bir kötü ne kadar "iyi" oynanabilirse, o kadar iyi oynadı![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/188/76/into-the-night-dizisi-ile-tekrar-alkis-alan-gizemli-turk-oyuncu-mehmet-kurtulus-780x439.png[/RESIM]Netflix'in ilk Türk orijinal yapımı olan Hakan Muhafız dizisinde zaten parlamak için an kollayan yıldızı parlamış ve kötü adamı müthiş bir şekilde oynaması, yer yer dizinin bile önüne geçmişti.  Dün, yani 1 Mayıs 2020'de yayınlanan Netflix imzalı Into the Night dizisinde de tekrar dikkatleri çekmeyi başardı...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/188/24/into-the-night-dizisi-ile-tekrar-alkis-alan-gizemli-turk-oyuncu-mehmet-kurtulus-780x439.png[/RESIM]Gerçekten bazı bariz hatalara rağmen çok sürükleyici bulduğum bu diziyi neredeyse bir oturuşta bitirdim diyebilirim. Oyuncu kadrosundaki en başarılı oyuncu, şüphesiz Mehmet Kurtuluş'tu diyebilirim. Ayaz ismindeki bir Türk'ü oynayan Kurtuluş, rolünün gerçekten hakkını vermiş diyebilirim. Eğer henüz izlemediyseniz ve yolunuz bir şekilde bu içeriğe düştüyse, o Netflix dizisine de bir bakın derim.  Peki artık Mehmet Kurtuluş'u az çok tanıdığımıza göre şu ana kadar yer aldığı filmler ve dizilerden bazılarını size şöyle bir göstermek istiyorum...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/188/77/into-the-night-dizisi-ile-tekrar-alkis-alan-gizemli-turk-oyuncu-mehmet-kurtulus-780x439.png[/RESIM]Kendisini "Muhteşem Yüzyıl: Kösem" dizisinde "Derviş Mustafa" olarak izledik. 8 Saniye filminde ise "Sami" ile ortaya çıktı. Fatih Akın imzalı "Duvara Karşı" filminde ise İstanbul'daki Barmen olarak karşımıza çıkmıştı. Hakan Muhafız dizisinde "Mazhar", Into the Night dizisinde ise "Ayaz" karakteri ile izledik onu. Ünlü oyuncu Samuel l. Jackson ile birlikte "Big Game" filminde bile yer almayı başardı ve dahası... - - - -  NOT: Bence Mehmet Kurtuluş, Türk kökenli olup da dünyaca ünlü yapımlarda yer alma potansiyeli olan en büyük oyunculardan biri. Şu ana kadar yer aldığı yapımlar ortalama bir Türk oyuncunun çok üzerinde. Önümüzdeki yıllarda, birçok dünyaca ünlü yapımda yer alacağını da düşünüyor ve bunun müjdesini şimdiden sizlere vermek istiyorum. Bir gün Oscar'a gideceğini söylesem de abartmış olmam. Bunları da buraya tarihe bir not düşmek için bırakıyorum.  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
27b
0
5 yıl
Bu Gençlikte İş Var! Farklı Alanlardaki Başarıları ile Alkışı Hak Eden 9 Türk Genci
Bu Gençlikte İş Var! Farklı Alanlardaki Başarıları ile Alkışı Hak Eden 9 Türk Genci
Bugün "Keşfettiklerim" köşemde sizi pırıl pırıl gençler ile tanıştırmak istiyorum... Onların her biri de tüm olumsuzluklara, tüm engellere rağmen bir şeyleri başardılar. Şahsen her biri de benim geleceğe olan umudumu bir nebze olsun yeşertmeyi başardı.  1. İlk gencimiz, başarısı ile Amerika'da adını herkese duyuran "Kenan Pala"... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/5/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]Kenan Pala, yıllar önce Türkiye'den Amerika'ya göç eden bir ailenin oğlu ve sadece 13 yaşında. Fakat 13 yaşında olması bir şeyler için engel mi? Tabi ki de hayır... Kenan da böyle düşünmüş olacak, okulunu da işin içine katarak yaşadığı yerde "Toplum İçin Çocuklar" isminde bir dernek kurdu ve bu dernek ile binlerce kimsesiz, evsiz insana yardım etmek için bir organizasyon başlattı. Olay, çok kısa sürede tüm ABD'ye yayıldı ve birden binlerce insan, 13 yaşındaki bu çocuğun başlattığı bir organizasyonun bir parçası oldu. Kenan ve ekibi, binlerce kişiye ihtiyaç malzemelerini tek tek paketleyip gönderdi. Bitti mi? Hayır, şimdi sıkı durun! Olayın büyümesi ile San Diego yönetimi 23 Ocak tarihini "Kenan Pala Günü" ilan etti! 2. Gurur tablomuza yine 13 yaşındaki başarılı bir genç ile devam ediyoruz; "Arya Nur Güneş" ile tanışın... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/35/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]Arya, İzmir'de yaşayan 13 yaşındaki bir genç, fakat yaşadıkları ve başardıkları o kadar dev ki, hikayesini öğrenen herkes önce şaşırıp sonra da onu ayakta alkışlamak istiyor. Arya 6 yaşlarına geldiğinde müziğe ilgi duyuyor ve o küçük parmaklar, tek haneli yaşına rağmen müthiş bir şekilde piyano çalmaya başlıyor. Üstelik çaldığı şeylerin bazılarını da kendi yazıyor, yani besteliyor. Fakat tüm bunların yanında Arya 9 yaşına geldiğinde ona "Epilepsi" teşhisi konuyor. Fakat Arya onu da yeniyor ve 13 yaşına geldiğinde Litvanya'da düzenlenen büyük bir yarışmada farklı ülkelerden 600 kadar müzisyeni eleyerek Jüri Özel Mansiyon Ödülü'nü alarak ülkemizi gururlandırıyor... 3. Yaşının 2 katı kadar altın madalyası olan 12 yaşındaki "Efe Çetiz" ile tanışın!  [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/42/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]İzmirli Efe, ailesinin teşvik etmesi ile buz sporlarına katılıp büyük başarılar elde eden bir genç yetenek. Kendisi İzmir Büyükşehir Belediyesi Buz Sporları salonunda yetişip, serpilmiş ve bugüne kadar kazandığı 29 madalyadan 24'ü Altın! Hatta bu başarıları ile Golden Book'a girmeyi de hak kazanan bu pırıl pırıl gencimiz, bu kitaba adını yazdırmayı başaran ilk Türk patencimiz oldu! 4. Sıradaki gencimiz, Apple'dan büyük övgüler almayı başaran bir lise öğrencisi; "Yiğit Can Yılmaz" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/57/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpeg[/RESIM]Yiğit, Kahramanmaraş'ta yaşayan henüz 16'sında bir lise öğrencisi. Onu özel kılan şey ise yazılım konusuna olan merakı ve yeteneği... Yiğit, dev isim Apple'ın bünyesindeki Siri uygulamasında açık buldu ve bunu bildirdi. Apple, bu hatayı bulan Yiğit'i "Apple Onur Listesi" kapsamına aldı ve teşekkür etti. Fakat Yiğit bununla yetinmedi ve Safari'de de bir açık bulup onu da Apple'a iletti. Apple ise bu sefer Yiğit'i şirketin teşekkür listesine aldı. Bu adım, gelecekte Yiğit'in kariyerinde çok büyük bir rol oynayacak ve onu iyi yerlere taşıyacak... 5. Hastalıkların teşhis edilmesi konusundaki projesi ile ödül alan bir genç; "Mert Ege Arıcı"... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/93/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]Mert, İzmir'de eğitim gören bir lise öğrencisi. Kendisinin bu gurur tabosunda olma sebebi ise Uluslararası Mostratec yarışmasında 3 dalda birden elde ettiği birincilik... Mert, Alzehimer ve Diyabet gibi hastalıkların teşhis edilmesine büyük yardımcı olan projesi ile dünyada çok büyük bir ses getirdi ve ödül aldı...  6. "Şampiyon" unvanını fazlasıyla hak eden pırıl pırıl bir genç, "Ayşe Begüm Onbaşı" ile tanışın!  [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/83/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]17 yaşındaki Ayşe, "Altın Kız" olarak biliniyor. Bunun ise yerinde bir sebebi var. Ayşe, Dünya Aerobik Cinmastik şampiyonumuz. Kendisi Avrupa Aerobik Jimnastik Şampiyonası'nda dünya şampiyonu oldu ve altın madalyayı kaptı. Ayşe'nin Altın'ın yanında Gümüş madalyaları da bulunuyor...  7. Sırada, 7 çocuklu bir ailenin 17 yaşındaki şampiyon kızı var, "Mizgin Ay" ile tanışın...  [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/59/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]Mizgin, Batman'dan tarım işçisi olarak gelip Beypazarı'na yerleşen 7 çocuklu bir ailenin 17 yaşındaki spor sevdalısı kızı. Fakat Mizgin, antrenmanlara gelmeyince Antrenörü Muhsin Soysal, babayı arıyor ve "Kızım tarlada, gelemez!" cevabını alıyor. Sonralarda babanın da ikna edilmesi ile Mizgin çalışmalara başlıyor ve Dünya Yıldızlar Atletizm Şampiyonası'nda birinci olarak altın madalyayı kapıyor...  8. Microsoft tarafından "Yılın En Başarılı Kadın Yazılım Geliştiricisi" seçilen lise öğrencisi; "Neval Çam" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/99/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpeg[/RESIM]Neval, Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencisi. Kendisi, engelli insanlar için işaret dilini tercüme eden bir yazılım geliştirdi. Bu başarısı ile Stanford Üniversitesi'ne tam burslu kabul edildi ve Microsoft tarafından ''Yılın En Başarılı Kadın Yazılım Geliştiricisi'' seçildi ve göğsümüzü kabartmayı başardı... 9. Son olarak sizi 11 yaşındaki Tuana ile tanıştırmak istiyorum... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/23/54/bu-genclikte-is-var-farkli-alanlardaki-basarilari-ile-alkisi-hak-eden-9-turk-genci-780x439.jpg[/RESIM]Kendisi, bir şampiyon ya da bir yazılım geliştiricisi değil. O, biraz farklı bir şekilde göğsümüzü kabartmayı başardı. Tuana, her hafta sonu İstiklal'de keman çalarak topladığı para ile sokak hayvanlarına mama alıp, barınak yaptırıyor. Kendince bir şeyler yapmak isteyen bu güzel kalpli genç, kısa bir sürede birçok kişi ve kuruluştan alkış almayı başardı... Bilimle, sanatla, sporla, teknoloji ile uğraşan "vicdanı hür, aklı hür" gençler bu ülkeyi ileriye taşıyacak. Biz de elimizden geleni yapıp onları paylaşıp daha çok kişiye duyuralım ve destek olalım.  Afferin çocuklar! 
16b
0
7 yıl
Olmadı! Cem Yılmaz İmzalı "Karakomik Filmler" Seyirciden Geçer Not Alamadı!
Olmadı! Cem Yılmaz İmzalı "Karakomik Filmler" Seyirciden Geçer Not Alamadı!
Ülkemizde "Sinema" deyince birçoğumuzun aklına Cem Yılmaz geliyor. Yıllar önce vizyona giren G.O.R.A ve A.R.O.G filmlerindeki espriler hala yapılıyor ve hala bu esprilere gülünüyor. Kimse de demiyor ki "Ben anlamadım"... Çünkü o filmleri 7'den 70'e herkes izledi, benimsedi ve içindeki mizaha güldü. Peki ya Cem Yılmaz'ın günler önce vizyona giren yeni konsept filmi "Karakomik Filmler"?... Maalesef Cem Yılmaz imzalı "Karakomik Filmler" seyirciden tam not alamadı. Hatta bırakalım tam not almayı, geçer not aldığı bile henüz belli değil... Hadi gelin şimdi birlikte Cem Yılmaz imzalı "Karakomik Filmler"e şöyle bir göz atalım. Detaylarına, izlenme sayısına ve neden başarılı olamadığına birlikte bakalım. Karakomik Filmler, yani "Kaçamak" ve "2 Arada" filmleri ilk 3 günde 276.086 kişi tarafından izlendi![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/123/28/olmadi-cem-yilmaz-imzali-karakomik-filmler-seyirciden-gecer-not-alamadi-780x439.jpg[/RESIM]Sinemada ilk 3 gün çok mühimdir. Bu 3 gün, filmin toplamının ne kadar izleneceği hakkında büyük oranda ipucu verir. Fakat maalesef Karakomik Filmler, daha ilk 3 günden çok az bir izleyiciye hitap etti. Bu da ilk haftanın çok kötü geçeceğini gösteriyor.  Karakomik Filmler, Cem Yılmaz'a 3 günde 5.586.694 TL kazandırdı[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/123/60/olmadi-cem-yilmaz-imzali-karakomik-filmler-seyirciden-gecer-not-alamadi-780x439.jpg[/RESIM]Karakomik Filmleri'i ilk 3 günde sadece 276 bin kişi izledi ve yapımcısına toplamda 5.586.694 TL hasılat kazandırdı.  Cem Yılmaz'ın en kötü başlayan 2. filmi oldu![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/123/3/olmadi-cem-yilmaz-imzali-karakomik-filmler-seyirciden-gecer-not-alamadi-780x439.jpg[/RESIM]2006 yılında vizyona giren Hokkabaz filmi ilk 3 günde sadece 247 bin kişi tarafından izlenmişti. Karakomik Filmler, 276 bin kişi ile Cem Yılmaz'ın en kötü başlangıç yapan 2. filmi oldu. Olayın vehametini anlamanız için; A.R.O.G ilk 3 günde 816 bin kişi tarafından izlenmişti... Tek bilete 2 film![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/123/47/olmadi-cem-yilmaz-imzali-karakomik-filmler-seyirciden-gecer-not-alamadi-780x439.jpg[/RESIM]Cem Yılmaz, şimdiye kadar ortaya çıkardığı filmlerde kullandığı prodüksiyon ile Türk sinema sektöründe çok ileride olduğunu hepimize kanıtlamıştır. İşte Karakomik Filmler ile de bunu yapmaya çalıştı ve yurt dışında da örnekleri olan, tek bilete 2 film birden sundu. Seyirciler orta metrajlı 2 filmi birden izledi... Fakat işte bu, seyirciyi biraz ürküttü. Bizim insanımız yabancı formatlara bayılır. YouTube'u açar yabancı formatlardan çevirilen Türk YouTuber videolarını izler, orijinali yabancı olan O Ses Türkiye gibi programlara bayılır, fakat işin içine para girince işte orada durur. Karakomik Filmler'de de bunun olduğunu düşünüyorum. Tek bilete 2 farklı film olayı bizim insanımızı biraz tereddütte bıraktı diyebilirim. En azından gördüğüm kadarıyla durum böyle.   Karakomik Filmler 2 Arada konusu; Film, arabalı vapurda çalışan Ayzek isimli bir adamın yaşadıklarını konu alıyor. Dram yönü ağır bassa da seyirciler bu dramın kendilerine geçmediğini söylüyor.  Karakomik Filmler Kaçamak konusu; Bu film ise birlikte tatile çıkan 4 arkadaşın başına gelenleri konu alıyor. Uzaylıların da olaya dahil olmasıyla "kara mizah" ağır basıyor ve olaylar farklı bir şekilde gelişiyor.  kaanintavsiyesi.com'un En Beğenilen Film Tavsiyeleri İçin Tıkla! ► Not: Cem Yılmaz'a, kafasına, düşüncelerine ve vizyonuna hayranım. Fakat çok fazla kendi ortamında kalıp, dış dünyayı takip edince işte sonucu böyle oluyor. Kafasını biraz Türkiye'ye çevirse, ortaya İftarlık Gazoz gibi çok şahane işler çıkaracak fakat o, dünyada trend olan formatları ülkemize taşımak istiyor. Bu müthiş bir düşünce fakat maalesef bizim ülkemizde pek alıcısı yok be Cemcim. Parlak renkler, pastel sahneler, uçuk karakterler pek bizlik değil. Bunu Ali Baba ve 7 Cüceler'de de yaşadın, gördün... Uzun lafın kısası, bulunduğun konum çok iyi fakat ekstra şeyler deneme fikri pek bizlik değil. Seni sevmeye ve yaptığın işlere saygı duymaya devam edeceğiz fakat kötüye kötü demesek de ayıp etmiş oluruz. ● Hemen aşağıdaki butona tıklayarak modunuza göre film tavsiyesi bulabilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM]  Modunu Seç ►  
12b
1
6 yıl
İzleyin! Koronavirüs Benzeri Salgın Konulu 5 Film Tavsiyesi!
İzleyin! Koronavirüs Benzeri Salgın Konulu 5 Film Tavsiyesi!
Haftalar önce Çin'de ortaya çıkan Koronavirüs salgını, tam "Yavaş yavaş geçiyor mu acaba?" derken bugün ülkemiz Türkiye'de, Van'da ortaya çıktı. İran'dan Van'a gelen bir kişide ortaya çıkan virüs, hem ülkemizi hem de İran'ı karıştırmaya yetti. Ben de bugün sizlere, yıllar önce bu Corona Virüsü salgınına çok benzeyen olayları işleyen birbirinden iyi salgın filmleri tavsiye etmek istedim.   Dünyanın Sonu Konulu Kıyamet Filmleri İçin Tıkla! ► Birazdan göreceğiniz bu salgın filmi önerileri, sizi gerçekten Koronavirüs hakkında bilinçlendirebilir çünkü bu salgın filmlerinin her birinde de ortaya çıkan bir virüsün oluşma aşaması ve sonrasında insanların ve devletlerin verdiği mücadeleyi en çarpıcı haliyle göreceksiniz. Hadi gelin şimdi Koronavirüs salgını temalı o iyi filmler nelermiş birlikte görelim. VIDEO: Bu içeriği okumak yerine videosunu izlemek isterseniz o da hemen aşağıda sizi bekliyor[VIDEO]https://www.youtube.com/watch?v=MA2_2U4OL30[/VIDEO] 1. Salgın sürecini ve bu süreçte devlet yetkililerinin düştüğü çıkmazı konu alan ilk virüs filmi tavsiyem "Flu"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/168/62/izleyin-koronavirus-benzeri-salgin-konulu-5-film-tavsiyesi-780x439.jpg[/RESIM]"Peki Kaan bu film nasıl bir şey? IMDb puanı, izleyenlerin yorumları ne durumda?" diyenler hemen aşağıdaki butona tıklayabilir.  Filme Git ►  2. "The Crazies"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/168/83/izleyin-koronavirus-benzeri-salgin-konulu-5-film-tavsiyesi-780x439.jpg[/RESIM]Bu filmde, bir kasabada yaşanan salgını ve sonrasında yaşanan feci olayları izleyeceksiniz. Kaçırmayın.  Filme Git ►  3. "Train to Busan"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/168/42/izleyin-koronavirus-benzeri-salgin-konulu-5-film-tavsiyesi-780x439.jpg[/RESIM]Ya dünyayı kasıp kavuran bir salgın, siz tren ile bir yerden bir yere yolculuk yaptığınız sırada gerçekleşirse? İşte bu film, bu etkileyici ve hüzünlü olayı konu alıyor.  Filme Git ►  4. "Contagion"[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/168/89/izleyin-koronavirus-benzeri-salgin-konulu-5-film-tavsiyesi-780x439.jpg[/RESIM]Koronavirüs salgınını en iyi anlayabileceğiniz film bu. Salgının nasıl ortaya çıktığı, bilim insanlarının mücadelesi, devlet yetkililerinin acizliği... Eğer şu an dünyamızda yaşanan bu salgını daha yakından anlamak istiyorsanız önce bu filmi izleyin derim. 5. Ve listemizin son filmi ise "World War Z" oluyor[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/168/81/izleyin-koronavirus-benzeri-salgin-konulu-5-film-tavsiyesi-780x439.jpg[/RESIM]Brad Pitt başrollü bu film de, bir virüsün dünyaya yayılmasını ve ona karşı verilen amansız mücadeleyi konu alıyor. Hala izlemediyseniz, mutlaka izleyin derim. Brad Pitt Filmleri ►  ● E bunlar da kesmediyse, hemen aşağıdaki butona tıklayarak modunuza göre film tavsiyesi seçebilirsiniz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/28/58/simdiye-kadar-nasil-izlememisim-diyeceginiz-7-film-tavsiyesi-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
18b
0
5 yıl
Akıllanmıyoruz! Geçmişten Günümüze Türkiye Dolandırıcılık Sektörüne Damga Vuran 7 İsim
Akıllanmıyoruz! Geçmişten Günümüze Türkiye Dolandırıcılık Sektörüne Damga Vuran 7 İsim
Bugün "Keşfettiklerim" köşemde sizi çok ilginç kişiler ile tanıştırmak istiyorum. Özellikle son günlerde patlak veren ve sosyal medyayı bolca meşgul eden "Çiftlik Bank" vakasından sonra dedim ki "Bu olay Türkiye'de ilk mi acaba?"... Ve sonra şöyle bir araştırayım dedim ki neler göreyim, meğer cağnım ülkem yıllarca birçok dolandırıcı tarafından çarpılmış... Hadi gelin şimdi onları sizle de tanıştırayım ve birlikte şaşıralım.  1. İlk sıramızda, Türkiye'de "Dolandırıcı" denince akla ilk gelen isim var; "Sülün Osman" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/98/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Kulağa her ne kadar garip gelse de bu adam, yeteneği ve ikna kabiliyeti ile yıllar önce Türkiye'de büyük bir hayran kitlesine sahip olmuş. İnanılması güç ama kendisi Galata Kulesi'ni satmış. Hakim sorunca da "Bu ülkede Galata Kulesi'ni alacak enayiler olduğu sürece ben de satmaya devam ederim!" demiş ve halkın sempatisini kazanmış. Üstelik sadece bu da değil, kendisi büyük tarihi yapıların önüne bir paspas atıp, elinde para ile şehre gelen saf insanları dolandırıyormuş. Dolmabahçe Sarayı'nı bile satmış...  2. Sırada daha resmi çalışan bir dolandırıcı var; "Güney Zobu" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/40/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Bu dolandırıcımız "Raki" adı ile tanınır ve Amerikalı kılığında, dev fabrikatörlere dolar satarmış. Dolandırdığı kişiler o kadar büyük ki, çoğu da polise gidip şikayet edemezmiş. Aralarında siyasilerin de olduğu birçok kişiyi tereyağından kıl çeker gibi çarpmış. 3. Sırada, 80'lerin ünlü bankeri, "Banker Kastelli" var... [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/75/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Bu adam, 1980'li yıllarda, Türkiye'nin ekonomik olarak zorluk çektiği zamanlarda, ikna kabiliyetini kullanarak insanlardan para toplamış ve bankalar ile anlaşmalar yapmış. Durumu şöyle anlayın; Türkiye'de milli gelir 70 Milyon Dolar iken bu adamın elinde 100 Milyar para bulunuyormuş. Fakat sonraları durumu fark eden bankalar, banker olaylarına son verince Kastelli de kaçmış. Tabi arkasında mağdur kişiler bırakarak... 4. Sırada, Türkiye ile kalmayıp dünyaya açılan bir dolandırıcımız var; "Ayşe Benli" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/39/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Ayşe Benli, kumar alanında büyük nam salmış biri. Kendi kurduğu çetesi ile birlikte birçok kişiyi hile hurda ile soyup sessizce uzaklaşıyormuş. Hatta işleri büyütüp Las Vegas'a gidip bir kumarhaneye 2 Milyon Dolar değerinde bir kazık bile atmış. FBI peşinden çok koşsa da Ayşe Benli'ye hiçbir zaman ulaşamamış.  5. Nitelikli bir dolandırıcı daha; "Eyüplü Halit" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/78/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Halit, işgal altındaki İstanbul'da kendine bir fırsat yaratmış ve hemen bir yeri karakol olarak hazırlamış. Evet bildiğimiz karakol. Sonra buraya geçip kendini komiser olarak tanıtmış. Bu da yetmemiş, Rumları tek tek çağırıp "Hakkınızda ihbar var, fakat anlaşabiliriz..." diyerek hepsinden 3-5 ne kopardıysa cebine indirmiş.  6. Yakın tarihte adını en çok duyuran dolandırıcımız; "Jet Fadıl" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/23/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]Bu adam 1980'li yıllardan beri Türk insanını defalarca dolandırmayı başardı. Projeleri için kaynak aradı, buldu, fakat borcunu ödemedi. Sonra halka indi, "Evsizlere ev!" deyip binlerce kişiden para toplayıp ortadan kayboldu. "Jet Pa" isimli bir şirketler grubu kurdu fakat bu şirketlerin çoğunda 1 kişi bile çalışmıyordu. "İmza" isminde bir araç yapacağını söyleyip ünlüler ile reklamını yapıp, yine para topladı ve o otomobil de hiç üretime geçmeden Fadıl ortadan kayboldu...   7. Gelelim son zamanlarda yaptığı vurgunla büyük ses getiren isme; "Mehmet Aydın" [RESIM]http://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/22/46/gecmisten-gunumuze-turkiye-dolandiricilik-sektorune-damga-vuran-7-isim-780x439.jpg[/RESIM]"Çiftlik Bank" isimli internet üzerinden oynanan bir oyun ile yavaş yavaş orta direğin "zengin olma" isteğini ele geçiren bu sistem, çok kısa bir sürede çok fazla kişiye ulaşmayı başardı. İnsanlar para yatırıp, inek, koyun gibi hayvanlar aldılar ve onlardan kazanç elde etmeye başladılar. Sistem, ilk birkaç ay içinde yatırdığınız parayı, sonra da fazlasını alacağınızı vaat ediyordu ve üstelik bu bir yere kadar doğruydu da... Çünkü sistem, içerideki üyelerin parasını çeviriyor, bankadaki faiz ile de kazanç sağlıyordu.  Şirketin tüm resmi işlemlerinin Kıbrıs üzerinden yapılması birçok kişinin dikkatini çekse de, yine aynı kişiler bu gibi açıkları görmezden gelip "Aman ağzımızın tadı kaçmasın" diyerek oyuna devam ettiler. "Çiftlik Bank" hakkında Beyaz Show sonrası gibi birçok kişinin ekrana kilitlendiği anlarda TV'de reklam yapıldı, açılış gibi gösterilen tesisler canlı olarak yayınlandı ve binlerce kişi sosyal medya üzerinden örgütlendi. Fakat tüm uyarılara rağmen sonunda korkulan ve beklenen oldu ve şirketin kurucusu Mehmet Aydın, bir gecede her şeyi sıfırlayarak ortadan kayboldu. Mehmet Aydın, kurduğu bu sistem ile tam 113.4 Milyon TL parayı cebine indirmiş oldu... Şunu asla unutmayın; "Bedava peynir, sadece fare kapanında olur"
25b
0
7 yıl
Christopher Nolan'ın 'Noluyo Lan?' Dedirten Beyin Yakan Filmi; "Tenet" | İnceleme
Christopher Nolan'ın 'Noluyo Lan?' Dedirten Beyin Yakan Filmi; "Tenet" | İnceleme
Uzun zamandır Beynimi Yaksın kategorime bir film ekleyememenin üzüntüsü içindeydim. Fakat Nolan imzalı "Tenet", bu sorunumu çözdü ve beyin yakan filmler listelerimde şimdiden yerini almayı başardı. Her yerde "Tenet filmi konusunu anlayan var mı?" şeklinde sorular görüp, "Tenet filmi inceleme" başlığı adı altında aşırı karışık, yazanın bile anlamadan yazdığı analizler görünce kolları sıvadım ve size kısa ve öz cümleler ile Tenet filmi incelemesi hazırlamak istedim.  Beyin Yakan Film Tavsiyeleri! ► Hadi gelin şimdi son zamanların en karışık, en kafa yoran, en beyin yakan filmi Tenet'in konusuna, anlatmak istediğine bir bakalım ve kafanızda bazı taşların yerine oturmasını sağlayalım... Hadi!  Öncelikle Tenet filminin konusuna şöyle bir bakalım[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/10/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Filmin karışık konusunu en basite indirgersek ortaya; Dünyayı büyük bir tehlikeden kurtarmaya çalışan bir organizasyon ve bir kahraman çıkıyor. Casusumuz kendisine yardım edenlerle de birlikte kötü adamı durdurmaya ve dünyayı kurtarmaya çalışıyor. Tabi olay bu kadar basit ilerlemiyor ve zamanın hem ileriye hem de geriye akması gibi birçok beyin yakan detay da olaya dahil oluyor.  Bundan sonrası SPOİLER, izledikten sonra kafanızdaki soru işaretlerini biraz olsun gidermek için buraya uğrayın...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/68/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM] Kemerlerinizi bağlayın, Christopher Nolan'ın dünyasına doğru yola çıkıyoruz![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/71/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Nolan bu filmin temel aldığı "ters yöne akan zaman" fikrini 20 yıldır düşünüyormuş. Bunu Tenet'in senaryosuna dönüştürmesi de 4-5 yılını almış. E hal böyle olunca, ortaya da bu içinden çıkılamayacak gibi görünen, beyin yakan film çıkıyor.  Her şey insanoğlunun dünyayı tüketmesiyle başlıyor...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/8/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]Gelecekteki insanlar, bitip tükenmek üzere olan dünyayı kurtarmak için hiçbir şey yapamayınca (Interstellar filmindeki dünyayı kurtaramayınca uzayda yeni arayışlara girmek gibi düşünebilirsiniz) zamanı geri almayı keşfetmişler. Dikkat edin zamanda geriye gitmek değil, zamanı geriye almak diyorum. Yani zamanı geriye alarak, dünyayı hiç kirlenmemiş, tüketilmemiş, el değmemiş haline getirmek istiyorlar. Bunu da zamanı geriye alarak gittikleri yerlere "evriltilmiş" denen, ters yöne hareket eden şeyleri bırakıyorlar ki onlarla karşılaşan kişiler bunların gelecekten geldiğini düşünüp mümkün olduğunu anlayabilsin. Filmimizin kahramanı laboratuvarda evriltilmiş kurşun ile ilk tanıştığında bilim kadınının ona "Bunları kimin yaptığını bilmiyoruz, bize gelecekten gönderiliyor" dediğini hatırlayın.  Peki kötü adamımız Sator bu olayın neresinde?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/73/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Yukarıda bahsettiğim ve sonu gelen dünyada yaşamaya çalışan gelecekteki kişiler gönderdikleri mesajla zaman makinesi yaratılması görevini Sator'a veriyorlar. Filmde Sator'un Plütonyum ararken bulduğu mesajı hatırlayın. Yani aslında o günkü nesil de hayatta kalmaya çalışıyor, zamanı geriye almaya çalışan gelecek nesil de. İşte filmde de tam olarak bunu konu alan bir diyalog geçiyor. İsmi söylenmeyen başrolümüz "Herkes kendi nesli için mücade verir" diyor, Sator da cevap olarak şunu söylüyor; "Onlar da tam olarak bunu yapıyor..." yani buradan da anlayacağınız gibi aslında filmde kötü bir taraf yok. Herkes kendi dünyasını kurtarma peşinde fakat Sator, gelecektekilerin adamı konumundan dünyanın sonunu getiren hem de kafasına göre istediği zaman getirebilen bir adama dönüşünce kötü taraf ortaya çıkmış oluyor.  Geçmişe gidip dedenizi öldürseniz anne-babanız ve dolayısıyla siz de hiç doğmamış olursunuz, peki o zaman dedenizi kim öldürdü?[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/67/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.png[/RESIM]İşte film "Büyükbaba Paradoksu" olarak bilinen bu meşhur paradoksa da değiniyor. Aslında tüm film bu mantığın üzerine kurulu bile diyebiliriz. Hatta filmde bu paradoks sonrasında gelecektekilerin dünyayı kurtarma planı için "E bizi yok ederlerse onlar da yok olmaz mı?" diye soruluyor, Neil karakteri ise "Yok o işler pek öyle değil" gibi bir cevap veriyor.  Gelelim benim düşüncelerime...[RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/35/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Aslında hep düşündüğüm bir konuydu bu; Her insanın 3 farklı boyutu olabilir mi? Biri geçmişteki ben, diğeri şu an bunları size yazan ben ve gelecekteki ben... İşte bu filmde biraz olsun bu müthiş ve bir o kadar da uçuk fikri somut bir şekilde görme fırsatı buldum.  • Filmin en başında opera binasında Neil'ın, başrolümüzü kurtarma olayı güzeldi. Tabi çantasından sarkan kırmızı ip sayesinde bunu çok sonra anlasak da, meğer daha ilk 5 dakikada filmin çok sonralarına şahit olmuşuz. Bu gerçekten müthişti.  • Sator'un eşi Kat, "Tekneden suya atlayan bir kadın gördüm, özgürlüğünü kıskandım" diyordu fakat filmin 2. yarısında o kadının kendisi olduğunu öğrendik. Bu da çok beyin açıcı bir ayrıntıydı.  • Neil, adamımızın görev başında alkol almadığını bilerek ona diyet kola söylüyordu, çünkü Neil gelecekten geriye doğru geliyor, başrolümüz ise ileriye gidiyordu. Yani Neil, adamımızla yıllardır tanışıyordu hatta bir yerde de başrolümüze "Beni sen işe aldın" diyor. Bu da her şeyi açıklıyor.  • Son saldırı sahnesinde helikopterlerin geriye gidip, takımlardan birinin geriye diğerinin ise ileriye hareket etmesi müthiş, binanın patlama sahnesi ise olağanüstüydü diyebilirim. O sahneyi izledikten sonra işte sinema böyle olmalı diye iç geçirdiğimi bile söyleyebilirim...  • Anında geriye ışınlanmak ve laps! diye her şeyi sıfırlamaktansa yavaş yavaş geriye sarma fikri acayip hoşuma gitti. Bu çılgın fikri, silaha geri giren kurşunları, teybin geriye sarılması gibi terse dönen detayları nasıl daha önce böylesine net izlememişiz ki? Her şeyi geçseniz bile sadece bu çılgın fikri için bu film defalarca izlenir.  • En çılgın fikrimi en sona bıraktım; Sator, gelecekteki başrolümüz için çalışıyor olabilir. Adamımız ileriye gidiyor neticede, henüz ileride neler olduğunu, olacağını bilmiyor Neil gibi. Hatta filmin tam ortalarında Sator başrolümüzü kendisini izlerken yakalatıyor ve başrolümüze Tenet ekibinin kendi aralarında dostu düşmanı ayırmak için kullandığı "Alacakaranlık bir dünyada yaşıyoruz" cümlesini söylüyor, onu zarflıyor fakat adamımız "O da ne? (Şair) Whitman'dan bir dize mi?" diye cevap veriyor. Aslında burada o cümleye cevaben "Gün batarken dostun yoktur" demesi gerekiyordu... Yani benimki nacizane bir fikir tabi.  Bu arada filmin ismi, hatta Sator ve Opera kelimeleri bile öylesine seçilmiş şeyler değil![RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/216/11/christopher-nolan-in-noluyo-lan-dedirten-beyin-yakan-filmi-tenet-inceleme-780x439.jpg[/RESIM]Gördüğünüz bu şey Latin Palindromu veya Sator Kareleri olarak geçiyor. Özelliği ise hem sağdan sola, hem soldan sağa, hem yukarıdan aşağıya, hem de aşağıdan yukarıya okunabiliyor olması. Hepsinde aynı kelimeler çıkıyor. İşte çılgın adamımız Nolan da filmin konusuyla da uyumlu olduğu için filmin adını ve içindeki konu ile isimleri böyle yerlerden ilham alarak kullanmış, bunu da görün istedim.   SONUÇ: Bence film gerçekten ince elenip sık dokulmuş başarılı bir yapım. Nolan zaten hem filmden önce, hem de filmde bolca "Çok takılma, hisset" gibi şeyler söylüyor izleyiciye. Karakterlerin arka planlarına bakma diyor yani, kim kimdir, duyguları var mıdır, aşık olur mu, nereden geldi nereye gidiyor oralara pek takılma, büyük resmi gör... Şaka bir yana film gerçekten 2-3 kez izlemeyi hak ediyor. Bazı filmler gerçekten hazmedilmesi için hakkında bir şeyler okunması gereken filmler oluyor ve bence bu film de onlardan biri... Umarım buraya kadar okumuş ve kafanızdaki bazı soru işaretlerini kaldırmışsınızdır.  - - - - -  [RESIM]https://www.kaanintavsiyesi.com/pictures/kesfet/184/10/tek-tek-taniyalim-netflix-imzali-ask-101-dizisi-oyunculari-kimler-780x439.png[/RESIM] Modunu Seç ►
28b
2
5 yıl

kaanintavsiyesi.com
Samimi Film Tavsiye Platformu
Hayat, kötü filmler izlemek
için çok kısa.