destalyad

Netflix belgesellerinin zaten hastasıyım, bu tavsiyeyi de burda görünce hemen izlemek istedim. İzleyeli birkaç gün oldu ama kafamda hala 'neden?' sorusu var. Neden yani, neden? şaka gibi..

Sıradan ama akıcıydı. Sonu inanılmaz tatmin ediciydi o yüzden like!

O kadar sıkıldım ki izlerken birkaç günde parça parça anca izleyebildim. Konu çok iyi, Bradley var daha ne olsun diyerek açtım ama esas kahraman Gaga olunca sıkıcı geldi nedense. AHS'ye (American Horror Story) devam Gaga sen oradan yürü...

İlk başlarda sıksa da sonlara doğu soluk kazandı, güzeldi. Sanki herkesin bilmesi gereken bir olaymış gibi konuya lönk diye girdikleri için kim, nasıl, neyi ne yaptı sonradan oturuyor.

'Doğru söze ne denir' temalı; yer yer tebessüm ettirip, yer yer irkilten bir belgeseldi.

Sosyal medyadan tamamen kopmak zor hele içinden geçtiğimiz bu dönemde... İyi taraflarından yararlanmaya çalışıp uyarılara dikkat etmek elimden gelen şimdilik. Bildirimlerimi kapatmakla ve önerilenlere tıklamamakla başlıyorum ben... Hadi bakalım.

Klasik soygun filmi her dakikası koşturmaca dolu. Ancak oyuncu kadrosu muazzam. Hele Sandra, Sarah ve Helena'yı bir arada takım halinde görmeye bu kadar ihtiyacım olduğunu bilmiyordum...

Hep denir ya "katil kesin bahçıvan" diye, pek haksız da değillermiş sanki...

Ansel biraz komik durmuş. "Baby" karakteri biraz durumu kurtardı ama John Hamm aldı götürdü olayı... Klişe olaylar ama aksiyon bolluğu açsından çerezlik. Müzikler için de çok uğraşılmış belli.

Son yarım saate kadar çok durgun geçti sıkıldım biraz. Olayı anlayınca etkilenmedim değil ama beklediğim etkiyi yaratmadı.

Body of Lies ve Sand Castle havaları esiyor filmde. Çekimler, kamera açıları o kadar iyi ki, klişe senaryo olsa bile sıkmıyor.

Kitabında dumura uğramıştım da filmi pek sarmadı..

Klasik şanslı şansızlar filmlerinin başını çekiyor. Ben eğlendim izlerken, Jennifer ve Spacey de renk katmış.

Ted Bundy'i çok güzel benzetmişler, Zac Efron aşırı yakışmış. Netflix'de belgeseli de var ilgileniyorsanız öneririm.

Kitabı aşırı iyiydi keza filmi de öyle. Sonunu anlamayanlar mutlaka kitabına göz atmalı, orada ilmek ilmek işleniyor o hissiyat...

Kör adamın hareketleri etkiledi beni. Gözler görmüyor ama tazı gibi mübarek tek atıyor her şeye. Aşırı iyi kurgulanmış Wrong Turn filmleri gibi.